Işıklı Gölü (Denizli)
http://wowturkey.com/forum/viewtopic.php?t=38572 Denizli nin Çivril ilçesinde yer alan Işıklı Gölü, Büyük Menderes i besleyen kaynaklar üzerinde Akdağ ın güneyinde yer alır. Maksimum derinliği 7 metredir. Işıklı Gölü, bir zamanlar binlerce hektarlık tatlısu bataklığı ile çevriliydi ve güneydeki Gök Göl Bataklığı ile birleşik tek bir göldü. Tüm sistemin alanı 10.000 hektara yaklaşmaktaydı. Çevredeki tarlaların sulanmasına 30 lu yıllarda başlanmış, 1960 larda ise 2000 hektara yakın bataklık kurutulmuş. Gölün bir baraj gölüne çevrilmesi işlemi 1949 da başlamış, 1968 de bugünkü regülatör ve seddeleme sistemi tamamlanmıştır. Göl artık Devlet Su İşleri tarafından Işıklı Barajı olarak adlandırılmaktadır. Günümüzde gölün en yüksek alanı 6580 hektar, en düşük alanı ise 1550 hektardır.
Işıklı Gölü kışlayan su kuşları için çok önemli bir yaşam alanıdır. 200 bini aşkın su kuşu bu gölde kışlamaktadır. 20 yi aşkın kuş türü bölgede kuluçkaya yatar. Ayrıca göl balık bakımından zengindir ve çevre köyler için balıkçılık açısından büyük önem taşır. Yılda 70 tona yakın balık tutulur.
Işıklı Gölü nün koruma statüsü yoktur. Kontrolsüz balıkçılık ve avcılık göldeki en büyük tehditlerden biridir.
Bir zamanlar Baraj değil 100km kareyi geçen çok büyük bir gölmüş.Şimdi 50-70 km kare arası gidip gelmekte yağışa göre ve fazla dolunca kapakları açıp salıyorlar.Bugün artık Gökgölle Işıklıyı ayrı bir gözlem olarak giriyorum.Yıllar önce tek bir gölmüş.
ERZURUM BATAKLIĞI
Sürmeli kızkuşu ve angıtın yurdu
1500 yıl önce Horenli Moses, bölgenin çok yeşil, verimli olduğunu yazmış. Ekşi meyveler yetişir, halk gölün leziz balıkları, kuşlarıyla beslenirmiş. Evliya Çelebi ise Erzurum Bataklığı’nı övmekle bitiremiyor. 19. yy’daki halini gezgin Robert Curzon’dan öğreniyoruz: “Görmeyenlerin inanması mümkün değil. Bu bataklıklarda o kadar çok kuş var ki, yerde toprak, gökte güneş görünmüyor. 172 tür kuş yaşıyor.”
Fırat’ın kollarından Karasu’yla sulanan bataklık 1960’larda sıtmayla mücadele için kurutuldu. Kuşları azaldı. Bugün 1200 hektarlık araziden petrol hattı geçiyor. Yine de çok canlı. Yakında koruma altına alınacak. Bu aylarda bataklık çevresinde nesli tehlikedeki sürmeli kızkuşunu, angıt, turna ve akkanatlı sumruyu, büyük korubeni kelebeğini görebilirsiniz.
Kuşların Yaşam Alanları Tehdit Altında
Doğadaki dengenin merkezinde olan su, Türkiye de ne yazık ki gerektiği gibi yönetilemiyor. DSİ su kaynaklarımızı sınırsızmışcasına kullanıma açıyor. Bu hatalı yönetimin gizli kurbanları kuşlar. ne yazık ki kuşların kuluçkaya yattığı, yavrularını beslediği, göçte konakladığı ve kışı geçirdiği sulak alanlarımızın onlarcası geçtiğimiz on yıl içinde DSi tarafından uygulanan projelerle yok edildi.
Önce Amik, Avlan, Kestel ve Gavur gibi göller drenaj kanalları açılarak doğrudan kurutuldu. Sonra Sultansazlığı, Kulu, Bolluk, Eşmekaya, Hotamış ve Ereğli Sazlıkları gibi birçok sulak alan kendilerini besleyen su kaynaklarının tarımsal projelere kaydırılması nedeniyle yok edildi. Baraj, sulama, yeraltı su çekimi, taşkından koruma için yapılan setler ve tahliye bu alanların yani kuşların yüzyıllardır kullandığı yerleşimlerin sonu oldu. Bunun sonucunda Türkiye de sukuşlarının neredeyse tamamının nesli tehlikeye girdi.
Ülkemizdeki 184 Önemli Kuş Alanı nın (ÖKA) 148 tanesi (yüzde 80 i) bir ya da daha çok tehdit ile karşı karşıya.
*Ramsar Sözleşmesi:
1971 yılında İran’ın Ramsar kentinde kabul edilen "Özellikle Su Kuşları Yaşama Ortamı Olarak Uluslar arası Öneme Sahip Sulakalanlar Hakkında Sözleşme" veya kısaca RAMSAR Sözleşmesi olarak bilinen sözleşmedir. Türkiye, Ramsar Sözleşmesi’ni 17 Mayıs 1994’te resmen yürürlüğe sokmuştur.. Uzun vadede ulusal sulak alan politikalarının geliştirilmesini amaçlayan Sözleşmedeki en önemli düzenleme, Uluslar arası Öneme Sahip Sulak Alanlar Listesi veya kısa adı ile Ramsar Listesi’dir. Ülkemizde Ramsar Listesi’ne dahil 9 sulak alan bulunmaktadır. İlgili yasaya dayanarak çalışmalarını sürdüren Ulusal Sulak Alan Komisyonu tarafından belirlenen yeni alanların da onay beklediği listeye uzun süredir Uluabat Gölü de dahildir.
alinti:Dogal Hayati Koruma Vakfi
http://www.wwf.org.tr/tr/ekbilgi84.asp Işıklı'da son yaptığım çalışmalar neticesinde Trakuşta ilk belgeleyen olarak Ankaranın sembollerinden bıyıklı baştankaranın burada büyük populasyonuyla devamlı yaşayıp üreyen olduğunu gördüm,ayrıca kındıra kamışçını,bıyıklı kamışçın,yelpazekuyruk kuşunun sayılarıda sevindirici,kuşlar daha çok gölün devamı gibi gözüken Gökgöl sazlıklarında üremektedir,çalışmalarımla ilginç türleri
araştırmam devam etmektedir,ilaveler yapma şansım olur inşallah...