X Simge
TR EN
X Simge
TR EN
Belgeli Tür 506
Fotoğraflar 92817
Gözlemler 9870
Videolar 1349

FORUM

[KİLİTLİ]11 DE KOÇ ÜNİVERSİTESİNE BEKLİYORUZ

DilekveTunç DilekveTunç 29.05.2013 10:51:00
11 DE KOÇ ÜNİVERSİTESİ NE BEKLİYORUZ!
Saat 11 deki 3. köprünün temel atma töreni için Gül ve Erdoğan Garipçe ye geliyor. 3. köprü inşaatı yüzünden o çok sevdiğimiz Garipçe mizde. Bu durumdan rahatsız olan Koç Üniversitesi öğrencileri, çalışanları, hocaları olarak saat 9 da okulun giriş kapısında toplanıyoruz.

Konvoy ve basın Garipçe ye ulaşmak için okulun önünden geçmek zorunda dolayısıyla ne kadar kalabalık olursak sesimiz o kadar güçlü olur. Herkesi bekleriz!

KOÇ ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİSİ PAYLAŞIMINDAN ALINTIDIR

29 MAYIS 2013
SAAT: SABAH 11:00 de


serhattigrel serhattigrel 4.06.2013 19:50:00

Çok seslilik, yani herkesin fikrini rahatça söylediği ortamlar olamaz ise yeni fikirler çıkamaz, toplumlar ileriye gidemez, doğruları bulmak için buna ihtiyacımız vardır. Herkes fikrini hürce söyleyebilmelidir. Ancak sitemiz serbest bir paylaşım platformu değildir, kuşlar ve doğa teması dışındaki paylaşımlar, üyelerin okuyup kabul ettiği kurallar ile kısıtlanmıştır. Siyasi, dini ve etnik çekişmeler den uzak durulması özellikle belirtilmiştir. Gezi parkı meselesinde tüm üyelerimizden beklentimiz, sitemize olayı bir parkın betonlaşması yönünden taşınmasıdır. Bu konuda görüşü ne olursa olsun, tüm üyelerimizin yeşilin yok edilmesi konusunda yapılan uygulamaya karşı desteğini alacağımızdan eminim. İki senedir sitede hiçbir faaliyeti olmayan bir üyemizin, böyle hassas bir zamanda, anlam veremediğim bir amaç ile yazdıkları ve ona gelen tepkiler yüzünden bu konuda açılmış olan diğer bir forumu maalesef siyasalaştığı için silmek zorunda kaldık. Bu formu da silmek istemiyoruz, toplumsal hassasiyetin çok artığı bu günlerde lütfen amacımız dışında dini ve siyasi polemiklere sitemizde girmeyin. Bu forum bu nedenle kapatılmıştır.

abana abana 4.06.2013 17:36:00

Uzun süremizi bu işe ayırıyoruz.Bu işten keyif alıyor dostluklar kuruyoruz.Ama efrafta birşeyler olurken Türkiyede kuşlar konusunda en büyük topluluk ,en büyük site olarak sesiz kalmak biraz garip oluyor.O yüzden en azından burada birşeylerin konuşulması gerekli. Çevrede yapılan yanlışlara Trakuş olarakta dur dememiz lazım. Büyükşehirlerde görülen yaban hayvanı neslini arttırmayı geçtim en azından mevcudu korumak için elinizden geleni yapmamız lazım. Eğer yok biz sadece kuş fotoğrafı sitesiyiz bunlarla işimiz olmaz ,burada sadece güzel fotograf paylaşılır diyorsak Tutsak Kuş fotoğraf paylaşımı burada serbest olsun. Hayvanat Bahçelerinde hiç ama hiç keyif almayarak çektiğim, kuşların tutsak halde bana poz verdiği fotoğrafları burada paylaşmaya başlayayım.Dar vakitte hızlıca yazdım kusuruma bakmayın.Selamlar.

shooter shooter 4.06.2013 17:36:00

iki yanlış bir doğru etmez Selim... Bak ne diyor Kur'an-ı Kerim: Kaf suresinde; “Tepelerindeki göğe bir baksınlar, Onu nasıl da yapıp süslemişiz, hiçbir gediği yok. Altlarındaki yeryüzüne baksınlar, Nasıl da yayıp sağlam dağlarla donatmışız, Üzerinde her cinsten güzel bitkiler bitirmişiz. Vicdanından gelen sesi görebilecek, Özünü hatırlayacak her kulun, O’na yönelip ibret almasını sağlamak için. Baksınlar salkım salkım meyveleriyle Uzayıp giden şu hurma ağaçlarına
Bütün bunlar kullara rızık olsun diyedir.” (Kaf;50/6-11) Yani gökten inen su, yerden biten bitkiler, salkım salkım meyveler, uzayıp giden hurma ağaçları, bağlar, bahçeler
Bütün bunlar Allah’ın kulları için yarattığı rızıklardır. Üç beş tefeci bezirganın elinde tekelleşemez. İçinizden zenginler arasında dönüp dolaşan bir metaya dönüşemez, sınıf farkı yaratarak imtiyaz aracı haline gelemez. Rant sağlayıcılara artık Dur demek gerekmez mi? ABD’de bir şirketin “gökten yağan yağmuru” özelleştirmeye kalktığını biliyormuydun.. Suları özelleştirenlere Dur demek gerekmez mi? Kur’an’ın Allah’ı “Dipdiri yaşam kaynağı (Hayy) ve Yarattıkları üzerinde titreyen (Kayyum)” değil miydi? Hz. Muhammet, Mekke gibi Medine ve Taif şehri ve civarını, bugünkü söylemle sit alanları ve milli park ilan etmiş ve bu bölgelerdeki ağaçların kesilmesi ve hayvanlarının avlanması yasaklanarak koruma altına alınmıştır. Medine merkez olmak üzere her yönden 32 km.lik çevresini yasak bölge ilan ederek ağaçlarının kesilmesini, hayvanlarının avlanmasını, otların yolunmasını, hatta ağaçların yapraklarının çırpılmasını yasaklamış, böylece bu bölgeyi koruma altına almıştır. Yani dogayı yok edene karşı durmak siyasi söylem ve bir siyasi görüşe karşı eylem olarak alınırsa dar bir pencereden kısır bir taraftar bakışı olmaz mı???????

efem efem 4.06.2013 16:45:00

rantın dili dini partisi yok.hepsi aynı.evet bu güne kadar neredeydiniz deniyor.dün belki uyuyorduk ama artık ayran içtik ayıldık. bu çapulcular unutturmayacak ağzımız açık kalmayacak.. umarım...

metinalkis metinalkis 4.06.2013 16:27:00

- 1

arslan236 arslan236 4.06.2013 16:24:00

www.radikal.com.tr/turkiye/belgrad_ormanlarina_da_rezidans_yapilacak-1136224 Bugün gezi parkı yarın tüm Türkiye

wolfkenan wolfkenan 4.06.2013 11:21:00

1

avşarbey avşarbey 4.06.2013 03:14:00

1

avşarbey avşarbey 4.06.2013 03:14:00

1

alhn alhn 4.06.2013 00:13:00

11 yılda nerelerin satılıp üzerlerine neler dikildiğini, hangi ormanların yakılıp üzerlerine oteller yapıldığını, orman vasfı yitirtilip nerelerin kimlere peşkeş çekildiğini gördük, taksimdeki üç beş ağacın hesabımı olur, adında Atatürk geçmesi bile birinci dereceden yıkılma sebebi olan AKM nin yıkılmak istenmesine şaşırmamaız lazım. Bir yıl içinde bunlar unutulur, sandıklar açıklandığında biz üç beş alkolik çapulcunun ağazı yine açık kalır.

zaferK zaferK 3.06.2013 22:16:00

1

demokritos demokritos 3.06.2013 21:51:00

1

surgeon surgeon 3.06.2013 14:59:00

1

ibrehim ibrehim 3.06.2013 14:55:00

1...

korhan korhan 3.06.2013 14:12:00

1

karaani karaani 3.06.2013 13:52:00

1

ahmetyilmaz ahmetyilmaz 3.06.2013 12:45:00

1

yavuzeryavuz yavuzeryavuz 3.06.2013 12:20:00

Eger bir insan siyasi gözlüğünü çıkarıp dogru ve yanlış ayırımı yapamıyorsa.. yada takım tutar gibi taraf oluyorsa yazık derim.. Haksızlıgı babası yapsa insan hakkını aramalıdı diye düşünürüm. Tertemiz, sadece bir parka ,yeşile, bir beton yıgını daha yapılmasını istemeyen bir gurup genç oturmuşlar parka.. hiçbir aşırılık yok.. bu arada bir arkadaşları bir paket börek getiriyor.. kendileri yerken kalkıp orada bekleyen polislere ikram ediyorlar.. bundan 5 dakika sonra üzerlerine kimyasal gaz, tazyikli su vs şiddetli bir müdahele oluyor.. ölüm oluyor.. dahada tahrik edici beyanlar üzerine olaylar alevleniyor.. O polislere onu yaptıran kimse bunu cezalandırmak gerekirken ... olaylar bu hale geliyor.. İşin diger yönü.. her boş alana beton dikmeye, yeşil alanların devamlı inşaata açılmasına karşı çıkmak siyasi bir hareket değildir.. Bakırköyde deniz kenarına devlet arazisine inşaat yapılmasına karşı çıkmak siyasimidir..Belediye dünyanın her yerinde yeşil alanları koruyup, park bahçe yapar.. Belediyenin Devletin inşaat yapmakla ne işi var.. neyse bu güzelim ülkeyi ne hale getirdik.. İnsanoglu ne kadar başarısız bir canlı.. Üzülüyorum.. zaten dogayı.. hayvanları bundan daha çok seviyorum..

halimdiker halimdiker 3.06.2013 11:25:00

Maalesef su altında gerçekleşen olaylar, balık stoklarının durumu, göçler konusunda ayrıntılı bilgimiz yok. Söylenilenin doğru olma ihtimali de çok yüksek. Ki doğruysa eğer o palamutlar buzhaneye stoklandı ve halen tanesi 7tl den satılıyor, hem de Edirne de... Bol bulunca avlayıp yok olunca ne yapacaklar bakalım. Trabalık olmayınca konu da çevre olunca başka bir çevre sorununa da değineyim yeri gelmişken; Önceki yıllarda Trabzon da Doğal Alabalık Sempozyumu na katılmıştım. Çok değerli görüşler, sunumlar ortaya konuldu ve tabii ki hiç biri uygulanmadı, uygulanamazdı... Hocalarımızdan birinin görüşleri ise çok manidardı, HES yapılan tüm derelerdeki yaşamı, alabalığını, çevredeki ormanlarını unutun bir an dedi, o gürül gürül akan sular dere yatakları boyunca bir çok mineralle, organik besinlerle zenginleşiyor. Siz bu suları metrelerce yukarıdan ham haliyle tünellere alıp oksijence zenginleşmeden doğrudan denize verdiğinizde Karadeniz o minerallerden, organik artıklardan, besinden mahrum kalacak. Zamanla tüm Karadenizin kimyası, doğal hayatı değişecek. Ne hamsi, kalacak, ne mezgit, ne palamut. Zira karadenizin plankton yapısı bu gelen besin ve minerallerle bağlantılıydı.. Kar zarar hesabı yapılıyormu acaba bu projelerde? Bir HES yapılırken üretilen elektrik ne kadar tutar, tükenecek ormanlar, nem azalmasından oluşacak tarım ürünlerindeki azalma, yok olan doğal canlılar, balıkçılıkla geçinen ailelerin elde ettiği hasılatın stoklardaki azalma nedeniyle giderek düşmesi ve tükenmesi?

karaani karaani 3.06.2013 10:34:00

Nitekim Bu gösteriler sonucunda Yüklenici Firma Bir Çevre Danışman firma ile anlaştığını ilan etti, Şöyle bişey duymuştum, Malumunuz Palamut bu yıl çok fazla olmuştu, bunun sebebinin Tüp geçit yapımı sırasında oluşan titreşimden dolayı balığın boğazda yığıldığı ve korkudan çıkamayıp geri döndüğü o yüzden de bolca avlandığı şeklinde. Doğru mudur bilinmez fakat İhtiyaç olup yapılması gerekenlere karşı çıkmaktan çok en az zararla yapılması için uğraşmak hem gerçekçi hem daha isabetli olacaktır.

ibrehim ibrehim 3.06.2013 00:17:00

Belediye meclislerinde vs rant söz konusu olunca , bütün siyasi parti üyeleri anında uzlaşıyor merak etmeyin. Oysa uzlaşması zorunlu olan bizleriz. Mesela İstanbul da bugüne kadar çektigimiz turlerle meydanlarda dev sergiler acsak hic mi etkili olmayiz?

halimdiker halimdiker 3.06.2013 00:00:00

Çevre doğa katliamı konusunda yapılan çok büyük yanlışlıklar var, doğru... Ülke zenginleştikçe de bu artarak devam edecek, maalesef. Artık kimse pembe pancurlu gecekondu evleri hayal etmiyor, kimse bakkal Mehmet efendiii diye seslenmiyor pencereden, doğal yoğurtçular gezmiyor sokak aralarında, akşam kararmadan annelerimiz gaz lambalarını hohlayarak silmiyor... Ne alaka demeyin. Önce bir kendi hayatınıza bakın, evinizde, buzdolabınızda, salonunuzda sitenizin otoparkında bu dinmez tüketim iştahasının ürünlerini göreceksiniz. Maalesef doğal olanı çoktan kaybettik. 30 yıl öncesinin dünyası yok artık, habire habire tüketmeye endeksli bir hayatın çarkını hepimiz döndürüyoruz. Parasını ödüyorum kime ne deyip çatır çatır tüketiyoruz elektriği, suyu, doğal gazı... Yalan mı? Aylık elektrik faturası 60 ın üzerinde olan kaç kişi var aramızda itiraf edin. Hani Hes e karşıydınız? Ayda ortalama kaç kez mangalda pişmiş kebap yiyorsunuz? O kebaplar hangi odunla yapılıyor? Her 10-15 yılda bir traşlanan meşe ormanlarıyla, içlerindeki kuş ve memeli yuvalarıyla... Işıl ışıl İstanbul isteriz, köprüler ışıklanınca vaay deriz, otobanların ışıkları niye yanmıyor, şehir karanlığa gömüldü deriz, trafik sıkıştı saatlerdir yoldayız bu ne yaa deriz, deriz de deriz... Bütün bunların bir de bilançosu var maalesef. 17 milyonluk iştahı kabarmış bir tüketim şehrine ne elektrik ne yol ne araba ne köprü dayanır. İzmit-İstanbul otobanı yapıldığında Özal ı oraya uçak mı indireceksin, vatandaşın arabası yok sen havaalanı gibi yol yapıp parayı çar çur ediyorsun demişlerdi.... O yol artık dar geliyor. İstiyoruz ki köprüler yapılmasın, biz İstanbul da yaşayalım ama daha başkası da gelmesin, bol ışıklı evlerde oturalım, bol bol elektrik tüketelim ama HES ler de yapılmasın nükleer de yapılmasın, Rüzgar ve güneş santralleri yapılsın ama hiç de elektrik kesilmesin, dışarıdan da doğalgaz almayalım, tak diye keserlerse ne olur, termik de olmasın hava kirlenir... Peki şuna ne dersiniz? Gelin boşaltalım İstanbul u, herkes kendi memleketine geri dönsün, köyünde organik tarım yapsın, kendi enerjisini üretsin, ne köprüye gerek kalır, ne avm lere... Yok o da olmaz diyeceksiniz. Peki ne yapalım? Her lüksün karşılığı doğadan koparılan bir değerdir. Bu yüzden devlet için köprüdür bu doğadan koparış, birey için daha büyük motorlu araçtır, daha geniş ve ferah evdir, daha fazla ahşap mobilyadır, daha fazla lüks yemektir, daha fazla seyahattir, daha fazla yakıt tüketmektir, israftır... Bireyler bu anlayışla yetişirse zincir başa kadar örülür. Kendimiz ufak ufak doğaya verdiğimiz zararları görmeyiz oysa. Herşey de devletten beklenmez ki :) Biz nasılsak öyle yönetiliriz...

zaferK zaferK 2.06.2013 23:54:00

Yazımdan çapulcu ve anarşistleri koruduğum anlamı çıkartmanız çok ilginç... Konuya bu şekilde yaklaşırsanız ;sizinle ne konuşacak ve ne de tartışacak hevesi kalmıyor insanın... Lütfen biraz sağduyu...lütfen...

metinalkis metinalkis 2.06.2013 23:52:00

1

hyperbiker hyperbiker 2.06.2013 23:44:00

10

metinalkis metinalkis 2.06.2013 23:31:00

Bu söylediklerinizde ne kadar haklı veya haksız olsanızda, hiç bir halukarda dükkanların belediye ötöbüslerinin atm lerin sokakların talan edilmesini haklı göstermez, eleştirilerinizi yazarken bu yanlışlarıda yazsaydınız bizde 1 diyebilirdik, tek bir pencereden bakıp bakıp yazınca çok inandırıcı ve ikna edici olunamıyor maalesef :(

surgeon surgeon 2.06.2013 22:47:00

1

wolfkenan wolfkenan 2.06.2013 22:43:00

1 ...

zaferK zaferK 2.06.2013 21:47:00

Aslında konu siyasi gibi göründüğünden yazmakta tereddüt ettim...ama bu iş artık tahammül sınırlarını çoktan aştı...evet güzel şeyler yapılmadı değil ,yapıldı...bunu kimse inkar etmiyor.Ama bu zaten görevdir ,talan ve doğa katliamı için gerekçe olamaz...gözümüzün içine baka baka kaynaklarımız peşkeş çekiliyor ,üç-beş yandaş nemalanacak diye ne doğa bıraktılar ne de ağaç...yalan rakamlarla insanları kandırmaya çalışıyorlar.Türk ulusu koyun değildir,bu güne kadar sesini çıkartmadıysa yapılan bazı olumlu icraatların hatırına idi...belki farkında değilsiniz ama memleket ayakta...herkes isyanlarda...bu bazı partilerin veya siyasi iradenin isyanı değildir...hangi siyasi görüşten olursa olsun aklıselim tüm insanlar ''Artık yetti beeee'' modundadır... Tam da bugünlerde İzmir Mavişehir-Sasalı arasındaki sulak alan (sit alanı ve onbinlerce su kuşunun yaşam alanı) yapılaşma için karar beklemektedir.Kararın çıkması an meselesidir...ama unuttukları bir şey var ;tüm İzmir olan bitenin farkında ve tetiktedir...umarım böyle bir karar çıkmaz... Hangi birini yazalım ki...gerçekten de yetti artık ,yetti beeee...

ibrehim ibrehim 2.06.2013 20:34:00

Halim Bey Merhaba, Görüşlerinizin ço%Fİuna katılmakla birlikte; son paragrafta belirtti%Fİiniz tehlikeye karşı koymak imkansız gibi geliyor bana. Şu anda büyük bir iştahla vatandaş rant peşinde koşuyor. Riva da arazilerin etrafı çevriliyor, küçük su birikintilerinin etrafındaki a%Fİaçlar " sorun" yaratmasın diye kesiliyor, villla yapımları son hız devam ediyor. Gerçekten köprü ve otoyol güzergahı sit alanı ilan edilebilir mi vatandaşın iştahı bu kadar kabarmışken, şüpheliyim.

halimdiker halimdiker 2.06.2013 15:54:00

Çevre ve doğa konusunda, yapılacak olan köprüdür, tüpgeçittir, vs vs dir konularında eleştiri getirirken bence biraz tutarlı olmak gerekir. Zira doğayı savunuyorum diye ortaya atılan bazı görüşler çok çabuk çürütülürse doğa savunucularının da imajı yerle yeksan olur. Bildiğim kadarıyla Çamlıca tepesine çıkıp kuş göçleri izleniyor, ki boğaz köprüsü her iki yakada dev binaların ışıkları ışıl ışılken kuş göçleri de devam ediyor. Lazerli gösterileri hiç saymayayım. Otoyol ışıkları, stadların ışıkları, tarihi mekan aydınlatmaları... Yani bir 3 . köprü yapılırsa asıl zarar o zaman mı ortaya çıkar? O zaman bu sav doğru ise tüm köprü, otoyol ışıklandırlımaları, gökdelen tarihi yer ışıklandırılmaları, gece maçları vs son bulsun diye çalışalım, hiç ikna edici olamayız... ki ben karanlık bir şehirden yanayım o ayrı konu :) İstanbula göç oldukça 3,4,5 . köprüler de yapılacak maalesef. Tüp geçitlerde... Yanlış bilmiyorsam 2. bir tüp geçit de yapılıyor halen. İçinden araç geçecek deniyordu, bilmiyorum son durum ne. Tüp geçit inşaatları yapılırken boğazdaki balık göçüne ne denli zarar verildiğinden kimseler bahsetmedi oysa, ya da boğazın dip yapısının ne hale geldiğinden... Çevre konusunda daha oturaklı tezler ileri sürülmeli ki ikna edilebilsin insanlar. Sırf 3. köprünün ışığının kuş göçlerini engelleyeceği savını dile getirirseniz, tabi tabi deyip geçerler. Ya da şu kadar ağaç kesilecek derseniz, size Anadolu nun Trakya nın ormanlarından her yıl kesilen yüzbinlerce ağaç tomruğunu gösterirler, duble yollar yapılırken kesilen onbinlerce ağacı gösterirler ve en acısı yediğiniz odun kömüründe pişmiş kebapların hangi ormanlardan, hangi kuşların, memelilerin yuvaları darma duman edilerek kesilmiş ağaçlardan elde edildiğini gösterirler... 3. köprü yapılıyor artık... Engelenemez. Ama şu yapılır, köprü aynen illüstrasyonlarda gösterildiği gibi etrafında tek bir yapılaşma olmadan, ormanların içerisinden uzanıp gider, etrafı sit alanı haline getirilir. Madem transit köprü olacak. Bunun için uğraş verilmeli bundan böyle...

fenix fenix 2.06.2013 10:39:00

drust olmak sessiz kalip doganin katledilmesine goz yummak degildir artik dogaya karsi hicbir saygi kalmamistir onun icin dur demek gerekir

karaani karaani 1.06.2013 20:55:00

Koç üniversitesi için kesilen ağaçlar köprü için kesilecek olanları mubah mı kılıyor,O zaman bi yanlış yapılmışsa o zaman yandaşlar kayrılmışsa,yanlışa devammı edilmeli,Selim abi.

nayko nayko 29.05.2013 23:41:00

Köprü üzerinde yapılacak olan yüksek aydınlatma, ışık kirliliğine yol açacak ve göçmen kuşlar için de ciddi başka bir tehlike daha oluşturacaktır. Geceleri yıldızlardan faydalanarak yollarını bulan kuşlar, şehir ışıklarının cazibesine kapılıp, yollarını kaybedebilmektedirler. Bu şekilde meydana gelen kuş ölümlerinin hiç de azımsanamayacak oranda olacağı aşikardır. Umarım boğaz girişindeki oluşacak ve giderek de artacak bu ışık kirliliği, yüksek yapılaşma, şu an aklımıza gelmeyen başka sorunlara da yol açmaz :( "Biz bu Dünya'yı atalarımızdan miras değil, çocuklarımızdan ödünç aldık."

DilekveTunç DilekveTunç 29.05.2013 22:55:00

MALESEF GÖZLEMİ YAPTIĞIMIZ KESKİN VİRAJIN HEMEN DİBİNDE HAFTALARDIR İNŞAAT ÇALIŞMASI SÜRÜYORDU! GÖÇ İZLEMEYE GİTTİĞİMZDE, KARŞI KIYIDAKİ AYAĞIN YAPILACAĞI AYAK ÇOK RAHAT GÖRÜLÜYORDU. AYRICA GARİPÇE'DE GÖÇ NOKTASI. İKGT'NİN GÖÇ İZLEME PROJESİNDE (BİR YIL İLKBAHARDA) HEM GARİPÇE'DEN HEM KESKİN VİRAJDA GÖZLEM YAPILIP KAYIT ALTINA ALINMIŞTI. KONU SİYASET DEĞİL, SİYASİLER-PARTİLER HİÇ DEĞİL, KONU KUŞLAR, ÜSTELİKTE DÜNYANIN KUŞLARI! TÜRKİYE KUŞLARI BİLE DEĞİLLER! DÜNYA KUŞLARINA SAHİP ÇIKAMADIK!

nayko nayko 29.05.2013 19:03:00

Bu güne kadar üç-dört defa Sarıyer Keskin viraj'a göç izlemeye gittim. Garipçe Köyü ise buradan biraz daha ileride Rumelifeneri'ne giderken aşağıda boğaza doğru kalan bir köy olup, köprünün avrupa bağlantısı malesef ülkemizin büyük göz noktası olan bu yere denk geliyor. Alaka başka nasıl açıklanabilir ki?

sezaigoksu sezaigoksu 29.05.2013 18:42:00

Metin hocama tamamen katılıyorum, burası bir kuş sitesi, ancak hocam bir de şöyle düşünelim, her yeri tükettiğimizi, oraya havaalanı, buraya otoyol, şuraya nükleer santral, öteye termik santral, beriye uydurma kanal yaptığımızı düşünelim, ve yerde bu işleri yaparken belki de hiç farkında olmadan yukarıdaki havadaki güzergahları ve koridorları etkilediğimizi düşünelim, yukarısı ile aşağısını kesiştiren habitatları da bir bir ortadan kaldırdığımızı düşünelim, gidişat o ya, bir gün fotoğrafını çekecek kuş kalmadığında, bu kuş sitesinde ne yapacağız?...

nayko nayko 29.05.2013 12:23:00

İstanbul'da olsaydım, kesin katılırdım. Malesef, ülkemizin en önemli kuş göç yollarından birinin üzerine inşa edilecek bu köprünün gerekçesini ve İstanbul'a ve bölgeye çekeceği yeni nüfusu bir türlü anlayabilmiş değilim. Garipçe'nin arka tarafında kalan belkide İstanbul'un son ormanlarının da nasıl talan edileceğine önümüzdeki günlerde malesef şahit olacağız. Gönlüm orada olacak...

metinalkis metinalkis 29.05.2013 12:14:00

Bu yazının bu siteyle ne alakası var anlamadım ?? biz burayı kuş sitesi diye biliyoruz..

DilekveTunç DilekveTunç 29.05.2013 10:56:00

YAKIN OLANLAR GİDEBİLİR BELKİ Göç, kuş, ekosistem SİYASİLERİN umurunda değil! Dilek

Yeni Türler, Belgeli Tür Adedi : 506  
Copyright TRAKUS © 2008 - 2025 Türkiye'nin Anonim Kuşları: Sponsor ESİT