FORUM

Gerçekten çok merak ettiğim bir konu hakkında yorumlarınızı bekliyorum; Türkiye de pek çok bakir, doğal açıdan şahane göller var ve bu göllerin çoğu insana uzak olduğu için bu şekilde sayılır. Fakat Mogan gölü gibi aslında çok da büyük olmayan ve insan etmenine bu kadar müsait bir gölün, bu derece özel ve bizleri sürekli şaşırtan bir biyolojik çeşitliliğe sahip olabilmesinin sebepleri nelerdir aceba?

Gelmedim maalesef Hüdayi Bey, bu merak ettiğim bir konuydu, sormak istedim.. Belirttiğiniz gibi kirlilik oranı Gölbaşı'nı tehdit eden bir durum ne yazık ki..

Yorum yazan herkese, teşekkürler, selamlar..

Ahmet Bey, hayırdır Ankara'ya mı geldiniz yoksa? Gölbaşı'nda oturduğum için gerek Mogan'a gerekse Eymir'e gezmeye giderim. Özellikle suların çekildiği zamanlarda insanların göllere attıkları artıkların su yüzüne çıkması beni üzüyor. İnşallah bunları ve diğer göllerimizi kaybetmeyiz.

Sazlıkların korunmuş olmasından dolayı canlılık ve besin çeşitliliği çok. Bu hem balıkların yaşamını devam ettirmesine, hem bir çok kuş türünün sığ kısımlarda ve sazlık içerisinde beslenmesine imkan tanırken su kalitesini de arttırdığı için insan etkisini oldukça azaltıyor. Sazlıklar korunduğu sürece ve göle direk olarak temizlenmemiş, filtrelenmemiş sanayi veya kimyasal sular akıtılmadığı sürece göl kuşlar için cazibe merkezi olmaya devam edecektir.

Mogan İç Anadolu üzerinden kuzeye (ve tabii ki tersi) göç eden kuşların yolu üzerinde ve neredeyse orta noktada. Derinliğinin 3 m.yi aşmamasını da eklersek, tam yoruldukları noktada, ideal bir beslenme alanı. Ve hala insanların fazla erişemedikleri bölgelerinin bulunması bu çeşitliliği sağlıyor.

Bence doğal yiyecek kaynakları insanlar tarafından yokedilirken insan artıklarına kuşlar tarafından biraz da mecburi daha çok rağbet oluyor ve açıkcası zamanla insanların yoğun olduğu bölgelere de alışıyorlar. Aslına o bölge insanların olması gereken değil doğal yaşamın hüküm sürmesi gereken bölge, bu durumda biz mi yoksa onlar mı istilacı düşünmek gerek... Durum sadece Mogan için değil, yurdun farklı bölgelerinde de bu duruma rastlamak mümkün.

bunun sebebini kuş gözü ile iç anadoluyu dolaşmak yada ankaranın insan kalabalığı olmadığı yılları bilmekten geçer selam