FORUM

Unutmadan Trakuşta şu an 483 tür listelenmiş. Bunlardan pek çoğunun birden fazla alttürü var. Mesela Alakarga, Uzunkuyruklu Baştankara... Karadeniz ile Akdeniz ya da İç Anadolu'daki ile Trakya'daki populasyonlarının alttür oluşturacak şekilde renk ve desen (bazen de boyut, yani gaga uzunluğu, vücut uzunluğu, tarsus uzunluğu vs.) birbirlerinden farklılaştıklarını, aralarında coğrafi bir sınır olduğunu göreceğiz. Kuşlar uçma yeteneği ile bazen klasik tanımların dışına çıkıyor gibi görünebilir. Teorik olarak bir türün iki veya daha fazla alttürü aynı yerde bulunmaz. Ancak kuşlar da tersi örnekler vardır. Sebebi ise kışlık göç gibi nedenlerle farklı coğrafyalardan uçup aynı bölgeye gelmeleri. Ancak bu yukarıdaki genellemeyi bozmaz. Zira üreme zamanı her bir alttür kendi bölgelerine giderler ve birden fazla alttür aynı bölgede üremez.

Ömer bey, genel olarak özetlemiş. Yalnız catus kurallara uygun bir ad değil. Veterinerler vs genelde ICZN kuralına uymayan evcil hayvanlara ad verme gibi bir yanlışa düşer. Mesele köpek için Canis familiaris. Oysa tabi olduğumuz ICZN kuralları bu gibi adlandırmaları reddeder. Doğada köpek yoktur. Ev kedisi de. Gelelim Mustafa beyin sorusuna. Çamurcun, üreme engelleri nedeniyle Çıkrıkcın, Fiyu gibi benzeri türlerden yalıtılmıştır. İki farklı tür melez oluştursa bile (katır örneğini hatırlayalım), onların yeni soylarının oluşmadığını (F2 dölü de diyebiliriz) göreceğiz. Nadiren melezlik olabilir. Bunun dışında bir üreme açısından iki tür yalıtılmıştır. Çamurcun ilk bulunduğunda Carlous LINNAEUS tarafından 1758'de Anas crecca adıyla tanımlanmıştır. Daha sonradan aynı tür içinde kalan, ancak coğrafi açıdan ana populasyonla teması kesilen yeni populasyonları bulununca bunlara 1789'da J. F. Gmelin tarafından Anas crecca carolinensis şeklinde üçüncü bir kelime (alttü adı) eklenince, ilk populasyon otomatikman Anas crecca crecca şeklini alır. Belki çok doğru örnek olmayacak ama teşbihte hata yoktur demişler. Türk Milletini bir tür gibi düşünürsek (ki gerçekte bütün insanlık tek türdür); Uygur Türkleri ayrı bir alttür, Azeri Türkleri ayrı bir alttür. Sonuçta hepsi aynı yolun yolcusu, aynı dili konuşan tek bir millet. Burada da Amerikadaki carolinensis ile Avrasya'daki Anas crecca crecca aynı türün iki farklı alttürüdür. Coğrafi yalıtım ortadan kalkarsa sağlıklı soylar üretebilecek şekilde çiftleşip çoğalabilirler. Coğrafi mesafeler nedeniyle boyutlarında, desen ve renklerinde ufak farklılıkların olması alttürler arasında normal bir farktır. Umarım faydalı olmuştur.

Adlandırma ile alakalı bir durum Mustafa Bey. Konunun uzmanı değilim ama biraz araştırmaya çalıştım. Özetle: Tekli adlandırma (uninominal) 'cins' adını verir --> Anas İkili adlandırma (binominal) 'tür' adını verir --> Anas crecca Üçlü adlandırma (trinominal) 'alt tür' adını verir --> Anas crecca crecca (Linkten direkt kopyalıyorum) : Sistematikte her canlının bilimsel bir ismi vardır. Bunlar latince veya latinceleştirilmiş kelimelerdir. Bilimsel bir ismin en az iki harflik bir kelimeden oluşması gerekir. Bilimsel isimler tek (uninominal), iki (binominal) veya üç (trinominal) kelimeden oluşur. Şube/bölüm, sınıf, takım, familya ve cins isimleri uninominal olmak zorundadır. Tür isimleri binominal, alt tür isimleri ise trinominal olarak yazılır. Uninominal isimler daima büyük harfle başlar. Binominal isimde birinci kelime cins adı, ikinci ise tür (epitet) adıdır. Cinsin ismi daima büyük, türün ismi ise daima küçük harfle başlar. Bir tür ismi, daima önce cins ismi belirtilerek yazılır, hiçbir zaman tek kelime olarak yazılmaz. Cins : Felis Linnaeus, 1758 (Unominal ad) Tür : Felis silvestris Schreber, 1775 (Binominal ad) Alt tür: Felis silvestris catus Linnaeus, 1758 (Trinominal ad) https://tr.m.wikipedia.org/wiki/İkili_adlandırma Akademisyen olan üyelerimiz elbette daha ayrıntılı bir yorum yapabilirler. Yanlışım varsa da düzeltmelerini rica ederim. Selamlar.