FORUM

Tabiatı Koruma Alanı nedir? Milli Park nedir? Farkları nelerdir? Konuyu bilenlerden bu forumda bilgi bekliyoruz.

Gelen bilgiler ışığında bakanlar kurulu kararını inceleyelim. Karar doğal yaşam ve kuşlar açısından yanlış ise hep birlikte tepki vermeliyiz.

bildigim kadariyla yeni bir cevre yasasi hazirlaniyor yillardir. su anda sayisi otuzlari gecen koruma statulerini azltip toplamanmasi planlaniyordu ama bilmiyorum su an durum ne.



bu konu ozelinde ise tabiati koruma alani statu olarak en yuksek koruma statulerinden birdir. yapilasma yasaktir, girisi cikis yasaktir belli orana kadar. adi ustunde o bolgeyi korumak icin konmustur. milli park ise adi daha hos olarak gorulse bile gevsek bir statudur. ilgili mercii planlama yapabilir, yapilasma planlanabilir. misafir merkezi diye gerekirse otel bile yapilir. Sonucta tabiati koruma alanini milli parkcilar ve hukumet sevmez cunku su borusu gecirmek istesen bile engeldir. ama milli park yaparsn istedigini yonetim adi altinda yaparsin..

Tabiatı koruma alanı; bilim ve eğitim bakımından önem taşıyan nadir, tehlikeye maruz veya kaybolmaya yüz tutmuş ekosistemler, türler ve tabii olayların meydana getirdiği seçkin örnekleri ihtiva eden ve mutlak korunması gerekli olup sadece bilim ve eğitim amaçlarıyla kullanılmak üzere ayrılmış tabiat parçalarını,

Milli park; bilimsel ve estetik bakımından, milli ve milletlerarası ender bulunan tabii ve kültürel kaynak değerleri ile koruma, dinlenme ve turizm alanlarına sahip tabiat parçalarını ifade eder.



Yukarıdaki tanımlardan da anlaşılacağı üzere Tabiatı Koruma Alanı Korhan Beyin de ifade ettiği gibi,katı kuralları olan,sadece araştırma yapmak ve eğitim amacı ile izinle girilebilen alanlardır.Örneğin Burdurdaki Sığla Ormanı Tabiatı Koruma Alanını herhangi bir vatandaş girip gezeyim diyemez.

Milli Park alanlarının da katı kuralları olsada,nispeten esnektir,gelişme planları yaparak uzun devrede bünyesinde ne gibi yapılar ve faaliyetler yapılacağı planlanır ve yapılır.

Milli Parklar nedir?

MİLLİ PARKLAR KANUNU, Kanun Numarası: 2873, Kanun Kabul Tarihi: 09/08/1983

TANIMLAR:

Madde 2 - Bu Kanunda yer alan;

a) Milli park; bilimsel ve estetik bakımından, milli ve milletlerarası ender bulunan tabii ve kültürel kaynak değerleri ile koruma, dinlenme ve turizm alanlarına sahip tabiat parçalarını. (Örnek: BURSA – Uludağ Milli Parkı)

b) Tabiat parkları; bitki örtüsü ve yaban hayatı özelliğine sahip, manzara bütünlüğü içinde halkın dinlenme ve eğlenmesine uygun tabiat parçalarını, (Örnek: AYDIN – Bafa Gölü Tabiat Parkı)

c) Tabiat anıtı; tabiat ve tabiat olaylarının meydana getirdiği özelliklere ve bilimsel değere sahip ve milli park esasları dahilinde korunan tabiat parçalarını, (Örnek: ANTALYA – Kocakatran Lübnan Sediri Tabiat Anıtı)

d) Tabiatı koruma alanı; bilim ve eğitim bakımından önem taşıyan nadir, tehlikeye maruz veya kaybolmaya yüz tutmuş ekosistemler, türler ve tabii olayların meydana getirdiği seçkin örnekleri ihtiva eden ve mutlak korunması gerekli olup sadece bilim ve eğitim amaçlarıyla kullanılmak üzere ayrılmış tabiat parçalarını (Örnek: BALIKESİR – Kazdağı Göknarı Tabiatı Koruma Alanı, ADANA – Yumurtalık Lagünü Tabiatı Koruma Alanı)

Milli Parklar Kanunu, http://www.mevzuat.adalet.gov.tr/html/632.html





Yumurtalık Lagünü 1993 yılında Doğal Sit Alanı daha sonra 1994 yılında “Tabiatı Koruma Alanı” olarak ilan edilen 16430 ha.lık alan ayrıca Türkiye’nin de taraf olduğu RAMSAR Sözleşmesi bünyesinde Türkiye’nin Koruma Alanları içinde yer alıyor(21.07.2005). Yumurtalık Lagünü gün be gün önemli görülüyor, değer artıyor; Doğal Hayatı Koruma Vakfı ve Kuş Araştırmaları Derneği alanda çalışmalar yapıyor.



Ve bir gün Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nü aşağıda verilen gerekçesi ile sahip olduğu özel korunma durumunu kaybedecek karar alınıyor:



… Doğa Koruma ve Milli Parklar Uzmanlarının yapmış olduğu etüd sonucunda; Alanın içerisinde özel mülkiyete konu tarım alanları bulunduğu, alan içerisinde büyük ve küçükbaş hayvancılık, lagünler içerisinde kuzuluk adı verilen yöntemle dalyan balıkçılığı faaliyetleri yapıldığı ve bölge plaj olarak kullanılmakta bununla birlikte ana kaynak değerleri içinde yer alan Halep Çamlığı ve civarında yöre halkı tarafından piknik yapılması gibi faaliyetlerin yapılabilmesi için Milli Park olarak ilan edilmesinin daha yararlı olacağı mütalla edilmiş 01.07.2008 tarihinde Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğünce Bakanlar Kuruluna teklif edilmiş, Bakanlar Kurulunca 06.08.2008 tarihinde karalaştırılmış ve 06.12.2008 tarihinde çıkan Resmi Gazetede yayınlanarak Milli Park olarak ilan edilmiştir…



http://www.milliparklar.gov.tr/bolumler/gobek/Ayrinti.asp?haber_id=228





Devam ediyorum ...

İlgililere sormak isterim;

- Bakanlar kurulu Kararı ile 1994 yılından beri Tabiatı Koruma Alanının içerisinde özel mülkiyete konu tarım alanları bulunmasına (gerekli kamulaştırmaların kanuni hakka rağmen yapılmamış olması), alan içerisinde büyük ve küçükbaş hayvancılığı yapılmasına, lagünler içerisinde kuzuluk adı verilen yöntemle dalyan balıkçılığı yapılmasına ve bölgenin plaj olarak kullanılmasına İZİN VEREN Kamu Kurumları ve Görevlileri yetkilerini kullanmayarak suç işlemiş midir?

- Tabiatı Koruma Alanı tanımından hareketle; ADANA – Yumurtalık Lagünü Tabiatı Koruma Alanı’nında bilim ve eğitim bakımından önem taşıyan nadir, tehlikeye maruz veya kaybolmaya yüz tutmuş ekosistemler yok mu olmuştur? Türler ve tabii olayların meydana getirdiği seçkin örnekleri ihtiva etmemekte midir? ve mutlak korunması gerekli olup sadece bilim ve eğitim amaçlarıyla kullanılmak üzere ayrılmış tabiat parçaları bitmiş midir? “Evet” cevabını verecek herhangi bir Resmi Kurum var mıdır?

- Yöre halkının “piknik” yapması için Tabiat Koruma Alanını piknik gibi “en genel ve kontrolsüz” kamu kullanımına açmaya karar veren Resmi Görevlilerin bu gerekçesini Ulusal ve Uluslararası Çevre Kuruluşlarına “yüz yüze” nasıl anlatacaklar?

- Türkiye’nin RAMSAR alanın “piknik sahası” yapıldığı ne zaman dünyaya açıklanacaktır?



Son söz olarak Milli Parklar Kanunu’nun amacını aşağıda veriyorum:

MİLLİ PARKLAR KANUNU, Kanun Numarası: 2873, Kanun Kabul Tarihi: 09/08/1983

AMAÇ:

Madde 1 - Bu Kanunun amacı, yurdumuzdaki milli ve milletlerarası düzeyde değerlere sahip milli park, tabiat parkı, tabiat anıtı ve tabiatı koruma alanlarının seçilip belirlenmesine, özellik ve karakterleri bozulmadan korunmasına, geliştirilmesine ve yönetilmesine ilişkin esasları düzenlemektir.

“Bozulmadan korunan” bir Türkiye için

Saygılarımla,

Alp DOĞRU

Verdiğiniz doyurucu bilgiler için çok teşekkür ederim. Konuyu dağıtmak istemiyorum. Ama hazır konu açılmışken de bilgilenmek istiyorum. Ne zamandır öğrenmek istediğim bir konuydu bu. Aşağıda yazdığım koruma alanı statüleri neyi ifade eder ve hangisi daha sıkıdır, hangisi daha gevşektir? Teşekkür ederim...



1. Derece SİT Alanı, 2. ve 3. Derece SİT Alanı, Doğal SİT Alanı, Arkeolojik SİT Alanı, Tarihi SİT Alanı, Karma SİT Alanı, Korunması Gerekli Sulak Alanlar ve Kuş Cennetleri...



Bu arada Alp Bey in söylediklerine tamamiyle katılıyorum. Çevre örgütleri yürütmeyi durdurma istemiyle yargıya başvurmuşlarmı acaba? Çünkü zannediyorum bu düzenleme Ramsar Antlaşması nın ihlali anlamına geliyor. Bu konuda Doğa Derneği, Doğal Hayatı Koruma Derneği vb. güçlü çevre örgütlerinden yardım ve liderlik bekliyorum. İyi haberleri duymak dileklerimle...

RAMSAR Sözleşmesine dahil alanları değiştirme, iptal etme hakkımız var ancak benim merak ettiğim "bilim ve eğitim" yönünden önemli bulunan ve ilan edilen Tabiatı Koruma Alanı hala bu özelliğini korurken (aksini bildirir ne bir rapor var ne de iddia var!) birileri piknik yapsın, avlansın, hayvancılık yapsın diye (bu alanda bugüne kadar bu faaliyetlerin yapılabilmiş olması ayrıca bir dava konusudur) "bilim ve eğitim" anlamından uzak kişisel talepler karşısında Bakanlar Kurulu Kararı ile mevcut durumunu tehdide açık hale getirecek alt koruma durumuna onay veriliyor.



Bilgiçin, Ramsar Sözleşmesi,



http://www.milliparklar.gov.tr/hukuk/sozlesme/ramsar/ramsar_tr.pdf