Orhan Kaya ile pazar günü yaptığımız acil gezi programından. Güne cam gibi bol güneşli bir hava ile başladık. Orhan yerinde duramıyor neredeyse kuşlarla birlikte uçacak gibi oluyor, hayaller kuruyor, adeta coşuyordu. Malum yerlerden önce en çok gittiğimiz alana gittik. Yerimizi hazırladık. Orhan beye tüm söylememe rağmen rampa aşağı bir yer hazırladı kendine. Arkadaş laf dinlemiyor ki. Yende kendime çalıları siper ettim ve çalıların bir kısmını göğüs altıma destek aldım. Başladık beklemeye. Bir süre sonra Orhan\'den iniltiler, kıpırdanlamalar söylenmeler başladı. Rampa aşağı yatmaktan beline kramplar girmeye başlamıştı. \"Yok abi bunlar gelmeyecek, ben çıkıyorum biraz tur atacağım\" diye oflaya puflaya kümeyi terk ettik. Orhan gittikten bir süre sonra Alaca Ağzında balıkla geldi ve hemen bizim önceden beri orada duran tüneğin yerine Orhan\'an arkaya koyduğu tüneğe konmaya çalıştı. Ancak, tünek zayıf olduğu için Alaca Yalıçapkını birden sıçradı ve ağzından balığı düşürerek öndeki eski tüneğe kondu. Bol bol ve çok güzel pozlar verdi. Ama o güzelim cam gibi hava da Orhan\'ın çakma tüneği yüzünden ağzındaki balıkla çekemedim. Tabi o sırada Orhan için bestelediğim kelimeleri anlatamam :)))))))))))) Bu sırada Orhan aradı ne yaptığımı soruyordu. \"Bende gözünü çıkarmaya az kaldı ama senin yüzünden balıklı aksiyonu kaçırdım\"diye söylendim Arkadaş gelip tüneğe gireceği yerde bana \"Hadi o zaman çık gidip çiğer yiyelim sonra gelir yeniden kümeye gireriz\" dedi. Ama arkadaşa \"Gel boş ver sonra gideriz yemeğe. Tam zamanı Alacalar gelmeye başladı\" dememe rağmen dinletemedim. Yemeğe gittik.Bu sırada Derviş Kökenek\'te bize katıldı. Yemeği hızla yedik. Hemen malum yere gittiğimiz de iki tane yetişkin Alaca yalıçapkını birbirleriyle oyun oynuyorlardı. Bizi görünce kaçtılar. Biz de hemen kamuflaja yattık bekledik başlamaya. Geliyorlar havada tüneğin üzerinde bizim üzerimizde alçak uçuş yapıyorlar, ama tüneğe konmuyorlardı. Bu arada bulutta Güneşin önüne geçmiş ve akşam üzere hava iyice kararmaya başlamıştı. Tam ümidimizi kesmişken ağzında balıkla yetişkin bir birey geldi. Balığı dakikalarca bir sağa bir sola vura vura hamur kıvamına getirdi. Tam yutacakdı ki tiz bir besle bağırmaya başladı. Hemen arkasından bir Alacanın howaring yaptığımı tüneğin üzerindeki Alacaya saldırıya geçtiğini gördük. Şahin gibi kanatlarını açmış saldırıyordu. Deklanşöre basmaya başladık. Ama, hava şartları tüm değerleri alt üst etmişti. İso yükseltik. Diyafram ayarlarını düşürdük devam ettik. Ama yinede istediğim kalitede fotoğraflar çekemedik. Orhan Kaya onlardan güzel bir karesini yüklemiş. Bende buradan böylesine güzel bir günün hikayesini ve bir kolajnı paylaşmak istedim. Her şeye rağmen bende de çok çok güzel kareleri var. İleri ki günlerde bende paylaşacağım. Beğenmeniz umuduyla herkese gönül dolusu selamlarrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrr