Önce 150-200 m uzaktan tanısal bir poz aldıktan sonra "kıyıda iri taşların arasında kendinize en uygun konumu bulun" dediler. Bize 10-15 m uzakta, "deniz içindeki kaya üzerinde mola verecek siz de çekeceksiniz" diye devam ettiler. "Hay Allah! kıyıda onca insan varken mi" dedik. "Evet" dediler. Biraz sonra giderek kıyıya yaklaşan kuşun bizlere bu kadar güvenmesi hepimizin tuhafına gitti. Kaya etrafında şöyle küçük bir tur atıp, bir zıplayışta ( şekildeki gibi :) ) kayanın üzerine çıkıverdi. Bizlere birer kaya parçası ya da kütük muamelesi yapmasına içten içe kızmıyor değildik :) Usanıncaya kadar bol karelerini aldıktan sonra işi iyice abartıp, ıslanmayı göze alan kimilerimiz burnunun dibine kadar girdi. Bu duruma bile aldırmayan kuş biraz daha eyleştikten sonra geldiği gibi umarsız tavırla yine denizine dönüverdi. Hadi canım bu kadar olmaz demeyin aynen böyle oldu :)... Bir bu sefia formu eksik kalmıştı :)