Gri leş kargalarının ne diye ortalığı birbirine kattıklarına bakarken,
30 m. kadar önümden birşey kalktı...
Tenis kortlarının içine girdiğinde, kargalar da peşinde idi...
Bir baykuş olduğu belli olmuştu... İleride sanırım yere konmuştu,
ben o tarafa koşarken, kargaların bir kısmı tünemiş o tarafa bağırıyor,
bir kısmı onların baktığı noktaya pike yapıyordu... Yeniden havalanmaya karar verdiğine
kısa sürede pişman olmuştur sanırım...
3-5 kargadan 10-12 kargaya çıkan sürüden hemen binanın dibine inerek kaçmaya çalışmıştı.
Kayıt altına almak için makineyi otomatiğe alırken,
kargalar beni görünce sağa sola bir miktar uzaklaştılar. Sesleri azalmıştı...
1. Onu farkettiğimde zor durdum. Hemen kayıt altına aldım.
2. Beni umursamıyordu, manuele alıp, bir daha çektim. Yaralı mı diye baktım...
3. Kargalar bir anda coştu, seslerine irkildi... Bir kare daha... Havlu ya da battaniye mi???
4-5. Kargaların yerini tespit etmeye çalışıyordu... Havalandı...
6. Biraz ileriye kondu... Güneşli havada bu kadar çok kargaya karşı bir baykuş...
Birden yükseldi, hepsinin arasından, ileriye kondu...
Çimlerin üzerinde kuytu bir yerde idi, ot parçası suçluların gözüne çekilen bant gibi gelmiş...
Son bir havalanış, binanın çevresini dolaştı, ağaçların arasında kayboldu...
Kargaların bir kısmı biraz yükseldi, bir kısmı yerlere kondu... Sesleri azaldı ve dağıldılar...
Bilgisayara atarken hala heyecanlıydım... Evet \"Kır Baykuşu\" idi...
Karelere tek tek bakarken önce sol pençesindeki kırmızılık dikkatimi çekti, birazda tüy vardı sanki...
Gagasının üzerinde de tüy vardı gibi... Darbe almıştı ama can da yakmıştı belli...
İlk kare :24 son çim karesi :27... Herşey 5 dakika sürmemişti...