10.07.2012.. İlk Üyelik tarihim. Kuş Fotoğrafçılığı için, daha doğrusu İzmir Yalı Çapkını ve Alaca yalıçapkını peşinde koşarken NTV de Kırmıtlı Kuş Cenneti ile ilgili bir haber izledim. Sona araştırdım Kırmıtlı Belediye Başkanı Ali Murtaza Doğan’ın bu kuş cennetinin kurulmasında var olmasında büyük emekleri, hizmeti, fedakârlığı, sevdası olduğunu öğrendim.
Hemen Gazetecilik becerilerimi kullandım Ali Murtaza Doğan’ın telefonuna ulaştım. Ama telefonu bir tüllü açılmıyordu. Sürekli kapalıydı. Bu kez Osmaniye deki gazeteci dostlarımı devreye soktum. Telefon numarası doğruydu ama kapalıydı.
Bende atladım bir arabaya Kırmıtlı Kuş Cennetini sora sora buldum. O zaman Nikon D2xs kullanıyorum. Belki de ilk alanlardan biriyim. Çünkü ilk çıktığında Amerika’dan getirtmiştim. Hem de 24-85 mm objektifi ile birlikte 5 bin 600 dolara. 2x TC ile daldım Kırmıtlıya. Çapkınlar kaçıyor ben kovalıyorum. Çeltiklerim baktıklarımla alakası yok. Çek babam çek. Sonuç olumsuz. Ne kamuflaj, ne ses, ne de de tünek biliyorum. ve birkaç türlük foto ile dönmüştüm.
Bir gün İstanbul-Ankara arası mekik dokurken Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesinde okuyan büyük oğlumun yanına uğramıştım. Telefon Çaldı arayan “yalıçapkın” Ali Murtaza Doğandı. Cevapsız aramamı görmüş. Hoşbeş derken ikimizin de Ankara da olduğunu öğrendik ve buluşmaya karar verdik.
Başkan Kırmıtlı ile ilgili ve Fransa da ödül alan bir belgeselin gösterimi için Anakaraya FSK ya gelmişti. Buluştuk. Ödüllü belgeseli izledik. Sonra yapacak bir şeyler ararken başkan “Dur benim burada çok kadim dostlarım var. Arayalım bari burada arazi yapalım” dedi
Aradığı kişi “yalnızkurt” Murat Demirtaş’tan başkası değildi. Başkanın aradığını duyunca hemen olumlu cevap verdi ve ertesi gün bizi oğlumun Aydınlık evlerdeki evinden alarak Mogan’a götürdü. Böylece “yalnızkurt” Murat Demirtaş ile de tanışmış olduk. Moganda arazi yaparken Murat’ı iş yerinden aradılar. Tam bu sıra da sevgili Adnan Ataç ile karşılaştık. Kısa bir sohbetten sonra Murat dönmek zorunda kaldı ve biz sevgili Adnan Ataç ile devam ettik araziye. Çokta güzel geçti ve ben İstanbul’a döndüğüm de 10.07.2012’ Trakus’a üye oldum ve TRAKUS ailesine katıldım. Yani kısacası yaklaşık olarak 3 yıl 7 ay gibi bir zaman da sizlerle, Yani kocamannnnn TRAKUS ailesi ile birlikteyim. Şu 11 Şubat 2016 itibariyle 5 bin puan ve 5 Yıldız barajını aştım. Buraya gelmemde emekleri olan tüm arkadaşlara, dostlara, Trakustan ayrılmış olan dostlara gönül dolusu teşekkürler. İyi ki bu kocaman ailedeyim, iyi ki sizlerleyim. Ne mutlu bana. Ben Trakus sayesinde Türkiye’nin 4 bir tarafında dostlar edindim. Bunun mutluluğunu hep yaşadım ve yaşamaya da devam edeceğim. Sizlerinde yaşamanız umuduyla nice güzel günlerde buluşmak umuduyla. Herkese Sonsuz teşekkürlerrrrr. Aslında çok ama çok daha yazılacak acı ve tatlı anılar var ki onlarda başka zamana kalsın. Hayatında ki yıldızların marttılar kadar, hayatınızda ki kuşların yıldızlar kadar çok olması umuduyla…
Bu arada bu güzel Fotoğrafı çekmemde emekleri olan bibimin güçcükoğlu “leventy” Levent Yaşar ile güzel dost “cs1963” Cem Sürek’ çok teşekkür ediyorum ve bu kareyi de onlara armağan ediyorum.