Geçen yıl Denizli Uluslararası Tiyatro Festivaline İzmir den bir grup tiyatrocu arkadaş ile katıldık.
Premieri bizim oyun [Fehim Paşa Konağı ve ben Deli Suat Paşa nın yaveri Hadi bey i oynuyordum :) ]yaptı. Oyun bitti, açılış ve tanışma kokteyli derken iş uzadı ve sabaha karşı 04.00 de otele dönebildik. Bir gün önceden sevgili Ümit ile sabah 06.00 da araziye çıkmak için sözleşmiştik. Ümit, sevgili Derviş ile birlikte geldi ve tura çıktık ama tur mu bana çıktı, ben mi tura çıktım pek farkedemedim:)) Saat 10.00 da benim pil bitti. Ümit "hocam sen uyuyorsun" dedi ve beni otele bıraktı sağolsun:)
Bunları niye yazdığıma gelince, ne zaman bir taş Bülbülü görsem Derviş aklıma geliyor. Ümit ile subaşında bekliyoruz, Derviş 5 dakika ortadan kayboluyor ve "Taş Bülbülü çektim" diye geliyor. Yine 5 dakika kayboluyor ve gagasında yemi ile Taş Bülbülü çekmiş :))
Denizli çok bereketli ve Denizlili dostlar da ellerinden geleni esirgemezler, sağolsunlar.
Fotoğrafın güzel olmuş. Bıçkını iyi yakalamışsın.
Eline sağlık sevgili Yeşim.
Selamlarımla..
Not:32 derece İzmirliyi bozmaz :)))