yi akşamlar Murat Bey, yaklaşık bir yıl önce kuş fotoğrafı çekmeye ve paylaşmaya başlayan biri olarak, kafeste bakılan ya da evcilleştirilmiş bir kuşun fotoğrafının bu ortamda paylaşılmasının yakışık almayacağını farkında olan amatör bir fotoğrafçıyım.
Bu çekim benim için tam bir şanstı. Trabzon ilinde dolgu sahası dediğimiz büyük bir yeşil makilik alan mevcuttur. Bu alanda çok sayıda serçe ve mevsimden mevsime sürekli değişen bir çok kuş türü gözlenmektedir. Doğal olarak onları kovalayan bol miktarda atmaca ve hatta (farelerin baş duşmanı) Şahin bulunmaktadır. Ancak bu kuşlar sizin de belirttiğiniz gibi çok seri ve ürkekler. Çok sayıda uçar fotoğrafını çekmeme rağmen o güne kadar net bir karesini çekememiştim.
O gün bataklık kiraz kuşu için kamufle olduğum sırada hemen yan tarafıma bu hırçın kuş bir serçenin peşinden sert bir pike yaptı. Alan, şu elbiselere yapışıp kalan buğday başağına benzeyen sert dikenli otlarla doluydu. Otların arasından gözükmüyordu ama kanat çırpışlarını duyuyordum, yaklaştım. Havalanmak için yükselirken bir kanadı otlara takıldı bu onu kısa bir an yavaşlattı. Tam o sırada göz göze geldik. Müthiş bir duyguydu. İki üç metre mesafeden bir çok poz çektim ama sadece iki karede yüzü gözüküyordu. Diğer pozlarda kuştan çok otlar vardı. Zaten göz göze geldikten hemen sonra gereide bir kaç kanat tüyü bırakarak hızla uçup gitti. Uçar pozlarını çekebildim. Bu poz da kroplanmıştır. Sol alttaki fluluk otlardan ve kanadından kaynaklıdır.
Sonuç olarak çok heyecan verici bir andı. Kahramanımız bu gün bile aynı bölgece serçe peşinde. Her gittiğimde mutlaka bir kaçıyla karşılaşıyorum. Bir daha böyle bir şansım olur mu bilmem.
Evet Murat Bey, umarım bu kısa öykü merakınızı gidermiştir. Haklısınız, 400 mm lerle böyle pozlar yakalamak çok zor ama imkansız değil, yeter ki şansın yaver gitsin.
Saygı ve selamlarımla...