Yağmur çiseliyordu
Aralığın penceresinde
Ve
Yapraklar dinginliğe kavuşuyordu
Sızlıyordu dizlerim
Geçmişe yorgan çekmek
Bir sobaya
Bir dağın yamaçına
Sarılmak gibiydi, bende ki özlem
Dar görüşlerin arasında
Anamın, sabahın bulutlu gökyüzünde
Tandırda pişirdiği
Ekmek kokusuyla buluşuyordum
Ne zaman bir tarla görsem
Dost ediniyorum
Göç edemeyen bir leylek görsem
Bavulumla bir bankta kendimle buluşurum