ÜYEMİZ VE İKGT ÜYESİ CANAN ATAY ANKARA\'DAN YAZIYOR!
23:30 Fatih Ekspresi götürdü bizi Ankara\'nın soğuk olması beklenen o güzel gününe.Bir gün önce buz gibiymiş hava,bugün ise kış sonu bahar başı gibiydi.Doğa kendisi için mücadele edenlere hava desteği sağladı dedi neredeyse herkes.
Basın bildirisi okuma öncesi hemen hemen herkes Ankara\'da Uykusuz Kafe\'de buluştu. Sarı yazmalılar Loç için Kastamonu\'dan kalkıp gelmişler. Onlar için mücadelede hayatını kaybetmiş bilim insanlarının kıymetinin, bu oluşmuş dayanışmanın en çok da kendi yaşam alanlarının öneminin çok, çok farkındalar. Antalya\'dan Alakır için gelenlerde aynı duyarlılık ve istekle buradaydılar. Çocuğunu, yaşlısını almış gelmiş insanlar. Yapılan yanlışı haykırmak için, durun demek için. Ve tehdit altındaki diğer yerlerden gelenler, herkes aynı amaç için toplanmıştı.
11:30’da TBMM’nin ziyaretçi kapısının önündeki alanda küçük ama etkili yığınımız oluşmuştu. Anadolu gibi rengarenk giysilerle ve pankartlarla. Bildiriyi daha sonra toplantı salonundaki konuşması ile de tanıma şerefine eriştiğimiz Sarıkeçili göçerlerin lideri Anadolu kadını Pervin Çoban Savran okudu.
Bizler ona \'vermeyeceğiz\' diyerek destek çıktık en yüksek tonda çıkarmaya çalıştığımız seslerimizle, ıslıklarımızla. Bildiri bitiğinde alkış ve ıslıklarımız, havaya saçılan renkli kağıtlar ve vurmalı çalgıların eşliğindeki ahenkli tempo tutuşla desteklendi. Orada daha sonra olacak ,olması gerekeninin başlama borusu çalınmış oldu.
Konferans salonuna doğru yol aldık. Kürsüye ilk çıkan Anadolu dereleri üzerinden yaşama, sevgiliye yakılmış türküleri bizlere hatırlattı. Senelerdir eğitim sistemine vurulan darbeleri, okullarda yok edilmiş müzik ve beden eğitimi derslerinin önemini yana yakıla herkese anlatmaya çalışan, asıl saklanan gerçeği ortaya sermek ve çözüm aramakla uğraşan emekli bir müzik öğretmeni Mahiye Morgül hem kendi söyledi bu güzelim türküleri hem bize eşlik ettirdi. Yaşam alanının gelenek, göreneğe, şarkıya, söze nasıl işlediğini hatırlattı. Dereler yok olduğunda hapis edildiğinde yıllar boyunca birbirinden etkilenerek oluşmuş kültürlerinde nasıl yok olup hapis olacağını türkülere bizi de katarak anlattı.
Doğa Derneği bize daha önce bir toplantıda yaptığı sunumla olayın ciddiyetini hissettirdiğinde bizlerde şaşırmıştık HES denen katliamın boyutlarının büyüklüğü ve gelecek planlarının aymazlığı karşısında. Gerçekleri maalesef kimse bilmiyor yapılan katliamın boyutlarını. Bunu belgelemek adına Barkın Çoruh ve Saner Şen yollara düşmüş ellerinde kameralarıyla. Karış karış gezdikleri Anadolu\'da gördüklerini çekmişler ve yapılan katliamla birebir muhatap insanlarla konuşmuşlar. Ortaya içinde 25. kare zorlaması olmayan yalın, hilesiz hurdasız sadece olanları aktaran etkili bir belge sinema filmi çıkmış. Bir an önce her yere ulaşması gereken bir film bu. Anlatmak yetmiyor göstermek lazım.
Güven Eken olayın tahribat boyutlarını anlattı ve dünyada verilmiş kazanılmış mücadeleleri. Uzun yıllar süren direnişlerin kazanımlarını. Direnmenin, vazgeçmemenin gerekliliğini. Kürsüye daha sonra çıkan o gün bildiriyi de okuyan Sarıkeçililer\'in lideri Pervin Çoban Savran kendi gerçekliği üzerinden olanları bizlere anlattı. Su olmazsa insan olmaz, kuş olmaz, ağaç olmaz dedi. Keçileri ile yapamadığı göçerliğinden bahsetti. Gerekirse keçileri ile yollara düşeceğinden.
Yakup Okumuşoğlu senelerdir bu işin hukuk boyutuyla uğraşıp mücadele veren doğasever bir hukuk adamı. Yapılan mücadelenin hukuk tarafından olayı değerlendirdi. Biz çıkıp otobüse yetişmeye çalıştığımızda devam eden konuşmalar bunlar üzerineydi.
Nisan ayında henüz tarihi belli olmayan bir mücadele başlayacak, insanlar Anadolu\'nun her yerinden dere olup Ankara\'ya akacak. Ankara da birleşip çağlayacak. Çağlayan\'ın sesinin her yerden duyulması, oluşturan derelerin çok olması dileğimiz. Dereler hapsolmasın, özgürce yataklarında akabilsin, döngü bozulmasın, ağacı, kuşu, börtüsü, böceği yokolmasın, insanı yok olmasın. Anadolu hunharca deşilmesin. Bize emanet edilmiş bu mükemmel eşsiz mirası korumak ve gelecek nesillere aktarmak, emeği geçenlere omuz vermeyi başarabilmek bir başka dileğimiz.
CANAN ATAY
KAYNAK: http://ikgt.org/