Merhaba, Bu hafta e-röportaj uygulaması kararı kapsamında sizlere, Yelkovan projesi hakkında, Proje Koordinatörü Dilek Şahin ile yaptığımız röportajı iletiyoruz
Keyifli okumalar.
Trakushaber: Yelkovan projesinin başlatılması aşamasında ne gibi etkenler etkili oldu? Daha önce İstanbul boğazında yapılan gözlemlerin verileri projenin yapılandırılmasında nasıl kullanıldı?
Dilek şahin: Projenin başlamasında en büyük etken Akdeniz Havzasında kolonilerde ve denizde çalışılan Yelkovanların mevsimsel hareketlerine ve sayılarına dair görece daha kolay yoldan bilgi edinebilme ihtimalidir. Projenin yapılandırılmasında aktif olarak rol almadım ancak yıllar öncesinden beri İstanbul boğazından çok yüksek sayıda yelkovan sürülerinin kayıt edildiğini biliyorum, muhtemelen bu kayıtlar projeye başlama kararını etkileyen en büyük unsurlardan olmuştur. Yelkovan özellikle kolonilerde ciddi tehditler ile karşı karşıya olan bir tür, biyolojisi gereği de en ufak tehditler bile populasyonda hızlı kayıplara neden olabiliyor. Böyle bir aşamada özellike Türkiyeden gelecek veriler dört gözle bekleniyor çünkü Türkiyede üreyen kolonilerin varlığı ya da yokluğu veya yıl içerisinde beslenen, kışlayan populasyonun yoğunluğu gibi veriler türün populasyon tahminini dolayısı ile de koruma çalışmalarını etkileyecek öneme sahip.
Trakushaber: Yelkovan projesinin oluşturulmasında, kimler fikir ekibin de yer aldı, kimlerin görüşlerine başvuruldu? Ve proje kapsamında hangi tarihte gözlemlere başlandı?
Dilek şahin : Yelkovan projesi ilk aşamada 2010 Mart ayında RSPBden alınan küçük bir destek fonu ile başladı. Bu aşamada ekipte Türkiyede aktif olarak koruma çalışmaları yürüten RSPBden Jose Pedro Tavares, metodoloji konusunda fikir ve eğitimleri sağlayan Birdlife Yunanistan ekibi ve ev sahibi olarak Doğa Derneği yer aldı. Ben de bu projede araştırmacı olarak çalıştım. Projenin resmi süreci olan 1 sene bittiğinde ise bu verilerin çok değerli olduğunu ve daha fazla araştırma yapmamız gerektiğini düşünüp projeyi ben devraldım.
Trakushaber: Yelkovan projesi hangi kuruluşların desteği ile yürütülüyor? Proje kapsamında farklı ülkelerle veri işlenmesi vb aşamalarda bilgi veya görüş paylaşımı gerçekleştiriliyor mu?
Dilek Şahin: 2012-2013 sezonu için Yelkovan Projesine Rufford Small Grants tarafından fon sağlanmıştır. Bunun dışında uluslar arası kullanılan standart deniz sayımı metodunun (ESAS) uygulanması için TRAMOLA firması ekibi gemilerinde ağırlamaktadır. Akdeniz havzasında yelkovan koruma çalışmaları yürüten bir çok ülkenin araştırmacıları ile bağlantıda olup eğitim, verilerin yorumlanması ve metodolojilerin daha doğru şekilde uygulanması adına bilgi ve görüş paylaşımında bulunmaktayız.
Trakushaber: Yelkovan gözlemlerinde, İstanbulda , Salacak, Rumeli Hisarı, Sarıyer, Rumeli Kavağı olmak üzere 4 noktada eş zamanlı gözlemler gerçekleştiriyorsunuz .Sayım noktası seçimlerinde Kıyılar arası en dar mesafe olması dışında bir kriteriniz var mı? Çanakkale de kaç nokta da sayım gerçekleştiriliyor?
Dilek Şahin: Yelkovanlar aslında Boğazın birçok noktasından rahatça gözlenebiliyor ancak sayımların hata payının en aza indirilmesi ve geçen hiçbir sürünün kaçırılmaması adına sayımlarda özellikle en dar noktaları seçmeye özen gösteriyoruz. Özellikle çok noktadan yapılan sayımlar eş zamanlı gerçekleştirildiğinden noktalara ulaşım rahatlığı da ikinci önemli kıstas. Çanakkalede proje henüz ilk senesinde olduğundan ve projeye katılan gönüllü sayısı daha sınırlı olduğundan henüz birden fazla noktadan eş zamanlı sayım yapamadık. Şu an yalnızca yıl içindeki hareket ve sayılara dair veri toplamaya odaklandık.
Trakushaber: Sayımlarda Yelkovan kuşlarının Kuzey ve güney yönlerine geçişlerini gözlemleyen ve not alan gözlemciler görev alıyor. Peki gözlem verilerinin işlenmesi aşamasından biraz bahseder misiniz?
Dilek Şahin: Gözlemde toplanan veriler en basit anlamda Boğazda her iki yöne geçiş yapan kuşların sayı ve hareketlerindeki artış ve azalışların yıllık dağılımını çıkarmak amacı ile değerlendiriyor. Bunun dışında elde ettiğimiz sayılardaki yıllık artış ve azalışları türün biyolojisi ile ilişkilendirilip ve diğer ülkelerden elde edilen veriler ile birlikte değerlendirilip tek bir ekip tarafından araştırılması zor olan bazı konularda yorumlar çıkarmaya çalışıyoruz.
Trakushaber: Projeye ait internet sayfasında (http://yelkouanshearwater.org)
projenin hedefleri arasında:
İstanbul ve Çanakkale Boğazında Yelkovanın mevsimsel hareketlerine ve sayılarına dair veri toplamak
Marmara denizinde Yelkovanın beslenme, dinlenme gibi davranışlarına yönelik veri toplamak
Marmara denizinde çok temel ve basit bir Deniz Önemli Kuş Alanları envanteri raporu oluşturmak
Marmara denizinde Seabirds at Sea GBS veritabanı oluşturmak yer alıyor.
Peki bu hedefler doğrultusunda bu güne kadar elde ettiğiniz bilgileri bizlerle paylaşabilir misiniz?
Proje kapsamında hangi yeni bilgilere ulaştınız?
Dilek şahin: İstanbul boğazındaki yıllık hareketi geçtiğimiz 2 senenin verisinden az çok biliyorduk zaten. Çanakkale boğazı hakkında ise hiçbir fikrimiz yoktu. Sayıların Çanakkale boğazında da çok düşük olmadığını gördük. Henüz elimizde olan verilerden bir anlam çıkarmak çok güç, geçişler bizi her ay şaşırtıyor ancak 1 senelik periyot tamamlandığında yorum yapabiliyor olacağız.
Marmara denizinde ESAS metodu ile sayımlara Şubat ayında başlamayı planlasak da yaşadığımız ufak aksilikler dolayısı ile ancak Nisan ayında başlayabildik. Gözlem boyunca Marmara denizi içerisinde özelikle yunus ve martı türleri ile yelkovanların birlikte beslenme davranışlarını gözlemledik. Sadece yelkovan değil Korsanmartı, Akdeniz Martısı, Tepeli Karabatak gibi türlere dair de değerli veriler toplanıyor. Bu veriler tek başına ve bu kadar az sayıda iken bir anlam ifade etmiyor gibi görünse de ileride yürütülebilecek deniz önemli kuş alanları çalışmalarına katkı sağlayacak niteliktedir. Biz bu veritabanının Marmara denizindeki ayağını başlatmış olduk.
Trakushaber: Proje kapsamında İstanbul boğazında akşam sayımları da gerçekleştiriyorsunuz. Akşam sayımlarının projenin seyri için önemi nedir?
Dilek Şahin: Geçtiğimiz senelerde İstanbul boğazında yelkovan geçişlerine dair verileri yalnızca gündüz periyodunda toplamıştık. Elde ettiğimiz verilerden kabaca anladığımız özellikle sayıların çok yüksek olduğu zamanlarda geçişler ağırlıklı olarak bir yöne doğruydu. Bu veri de kafamızda soru işaretleri yaratmaya başlamıştı. Öğleden sonra veya akşam geçişlerin nasıl olduğunu merak ediyorduk. Bir süre sonra bütün gün periyodunu saymaya başladık ama soru işaretleri azalacağına arttı, bu sefer gece geçişlerini sorgulamaya başladık. Ve nihayetinde bu sene özellikle üreme dönemi içerisinde gece geçişlerini de izlemeye karar verdik. Gece sayımlarından çok doğru sayılar elde edemiyoruz tabii ki ama geçişlerin yoğunluğunu ve yönünü izlemek özellikle çok önemli çünkü üreme döneminde üreyen ya da üremeyen bireylerin koloniyi gece ziyaret ettiklerini biliyoruz.
Trakushaber: Proje süresinde, en çok yelkovanın geçtiği gün ve geçen yelkovan sayısını bizimle paylaşabilir misiniz?
Dilek Şahin: 2010dan beri en yüksek sayıyı 4 şubat 2012de yaklaşık 75000 olarak elde ettik. Bu dönem tam da Yelkovanın IUCN kırmızı liste statüsünün değiştirileceği dönemdi ve böyle bir sayının bu çalışmaya katkısı büyük oldu.
Trakushaber: projenin destekçi buldukça devam etmesi mi planlanıyor yoksa, amaçların gerçekleşmesi dâhilinde sonuçlandırılacak mı?
Dilek Şahin: ben projenin yıllarca devam etmesi taraftarıyım. 3 senedir İstanbul boğazında sistematik bir izleme çalışmasını devam ettirmek için elimden geleni yapıyorum. Eforu bu sene ekibe katılan taze gözlemciler ile ciddi oranda artırdık ancak her projede olduğu gibi özellikle Çanakkale Boğazında gönüllü sıkıntısı yaşıyoruz. Toplanan veriler gerçekten değerli, sadece sayılardan ibaret değil, belki de birçok bilinmez noktayı aydınlatabilecek nitelikte. Hal böyle olunca bu kadar kolay ulaşılabilir bir alanda bu kadar kolay bir projeyi yürütmek imkansız olmamalı. Ancak bu iş bir kişiyle de devam edemez, ileride sayımları devralacak gözlemcileri ve ekipleri görmek ümidi ile gidebileceğim yere kadar devam etmeyi düşünüyorum.
Trakushaber olarak bilgilerini bizimle paylaşan Dilek Şahine teşekkür ediyor. Projenin devamlığını diliyoruz.
Röportajı gerçekleştiren: Meryem Altıparmak