Kış Ortası Su Kuşu Sayımları(KOSKS) 2014 den anlatılarımız ile geldik
bu sefer.Bu seneki sayımların sadece 4 tanesine katılabildik;onlar da
Terkos Gölü,Büyükçekmece Gölü,Riva-Şile-Ağva Kıyıları ve İğneada
gözlemleri.
İlk olarak bu dört KOSKSun hepsinde sürekli konuştuğumuz fakat
dokunmadan tam anlamıyla içselleştiremediğimiz bir durumun seviyesini
gözlemledik-iklim değişimleri.KOSKS un ünü olan dondurucu soğuklara
kendimizi hazırlayarak gitmemize rağmen özellikle KOSKSun ilk
haftasında anlatılan soğuktan eser yoktu.Geçmiş KOSKSların
hikayelerinden yağmurda sırılsıklam olarak kuş saymak,soğuktan
parmaklarını hissetmediğin durumlarda bile dürbünü bırakmamak gibi
hikayeler bu sene yerini KOSKSun ilk haftasında montsuz sayımlar,bol
güneşli araziler gibi hikayelere bıraktı.Bunun sonucu olarak kış
sayımlarının en önemli bölümünü oluşturan ördek sayısında büyük bir
azalma vardı tabi ki.
Bu dört KOSKSun ilkinden başlayalım anlatmaya;Terkos Gölü.Haritada
adını Durusu Gölü olarak da görebilirsiniz.Terkos sayımı kalabalık bir
grup ile başladı güne,11 kişilik bir grup olarak Terkosa sayım yapmaya
gittik.Kışın Ocak ortasında olmamıza rağmen yüzünü göstermemiş
olması,ördek popülasyonu üzerindeki ciddi etkilerini ilk orada fark
ettik.Suna,su tavuğu gibi KOSKSun vazgeçilmez türleri şaşırtıcı bir
biçimde görülmedi bu sene Terkosta.Bunun yanında Çamurcun sayısı da bir
hayli azdı.Bir çift Macar Ördeği de resimlerdeki gibi kocaman güzel
kafası ile diğer türlerin arasından hemen sıyrılıyordu.Büyük Karabaş
Martı ve Kızılboyunlu Batağan gibi güzel iki tür de bizi orada
bekliyordu o gün.Ve su kılavuzu ile Gökdoğan da kendilerini
seyretmemize izin verdiler uzun bir süre.Dönerken gördüğümüz 6 adet Ak
Pelikanda sayımın son güzelliği oldu Terkosta.
Sıradaki gözlem Riva-Şile-Ağva kıyıları.İstanbulun turistlik
mekanları olan,güzellikleri tartışılmaz üç alanın KOSKSuna ilk
başlangıcı yerlerde gezinip toprak didikleyen şahinler ile yaptık.Daha
sonra meşhur Pufla Adası nı saymak için yola koyulduk.Normal
şartlarda baharda gittiğinizde bile Karadenizin rüzgarının içinizi
dondurması gerekirken,KOSKS günü denizden esen rüzgar bile yoktu.Rivaya
bahar gelmiş denebilirdi hatta,bazı böcekler toprakaltını terk
etmiş,papatyalar çiçek açmış.Şilede Tepeli Karabatak yuvalarına
gittiğimizde ısınmanın etkisini bir de orada gördük.Baş sayımcımız
tarafından Tepeli Karabatakların kuluçka dönemi için bile erken olduğu
duyduğumuz Ocak ortasında bir çok Tepeli Karabatak kuluçkaya yatmıştı.Bu
hafta gelen soğukların etkisi bu bahar havasının getirilerine nasıl
etki eder,orası işin daha sıkıntılı bölümü olsa gerek.Bu arazinin ise
bizi en çok heyecanlandıran kısmı Ağvaya giderken bir koyda gördüğümüz
Kum Zambaklarıydı.
Üçüncü KOSKSumuz Büyükçekmece Gölü.Ördek görmek için gidilebilecek
en iyi ve ulaşımı en kolay noktalardan.Sayıma ellerimiz üşümeden
başlamamız hepimizi şaşırttı;KOSKS öncesi eğitiminde bile soğuk içimize
işlerken 2 hafta sonra kışın merkezinde soğuktan eser yoktu.Bu da ördek
sayısını bir hayli
etkiledi;kaşıkgaga,çamurcun,yeşilbaş,kılkuyruk,suna,fiyu,tepeli ve
elmabaş patka haricinde ördek türümüz yoktu o gün.Büyükçekmecenin en
öne çıkan özelliği ise yasak avcılık ile savaşa birebir şahit olma
şansımız olsa gerek.DKMP nin araç desteği sayesinde,onlarla birlikte 5
adet balıkçının ağını toplattık sudan.Türkiyedeki tüm iç sularda ağ ile
balıkçılık yapılması yasak olmasına rağmen,balıkçılar birçok noktaya
ağlarını sermişlerdi.Siz de bu şekilde bir durumla karşılaşırsanız DKMP
ye ulaşarak şikayet edebilirsiniz-hatta ediniz.Büyükçekmecenin
güzelleri arasında ise Kara Sırtlı Martının alt türlerinden
Heuglininin bizi arazide bekliyor oluşuydu kuşkusuz.
Son gözlemimiz,İğneada.Soğuklar gelsin diye tuttuğumuz onca dilek
kabul olmuştu İğneadada fakat ne yazık ki soğuklar KOSKS günü
geldiğinden dolayı tür sayısına olan etkisini biz değil bizden bir-iki
gün sonra giden gözlemciler daha iyi fark edeceklerdir.İlk
olarak,İğneada görsel olarak hepimizi büyüledi
diyebiliriz.Longozu,limanı,gölleri ve sayımın yarısını yapmamıza engel
olan subasar ormanları ile gitmenizi şiddetle tavsiye edeceğimiz bir
yer.Tepeli Patkaları ve Tarakdişleri güzel bir yakınlıktan izleme
fırsatı da verdi bize.Karadenizin şiddetli dalgalarını bir süre
dinledikten sonra,Mert Gölüne doğru yola çıktık.Mert Gölünde ise Ak
Kuyruklu Kartal ile Büyük Orman Kartalını aynı kare içinde
seyredebilmek ise KOSKSun en keyifli yanlarındandı.3. arazimize
giderken subasar ormana basan su bizim diğer tarafa geçmemizi
engellediğinden,gözlemimizi yarıda kesmemize sebep oldu.
KOSKS 2014 ü de bu şekilde kapatmış olduk.Bu kadar güzelliği ve bu
kadar gerçekliği içinde barındıran iki haftadan anlatımız ile;iyi
farkındalıklar !
-Yanlışımız,eksiğimiz için her daim ikaz mesajlarınızı bekliyoruz.-
Kaynak: http://zorafina.wordpress.com/author/zorafina/
Fotoğraf: Serhat Karaca
Haber: https://yesilgazete.org/234-hak-orgutunden-ortak-aciklama-yaban-hayvanlarini-oldurme-izni-geri-alinsin/?fbclid=IwAR0n5zLrXIXXdUWUASK8p0oojfCaIOHvW_fmTze-kmn9j9ydthTSYCoHFEU