Bakan Eroğlu\'nun örnek
gösterdiği Solaklı HES projesine baktık. Vadinin derinliklerinde kuruyan dere,
kesilen ağaç ve yok olan doğal yapıyı gördük.
İstanbul \' da geçen cuma günü
Baraj ve HESler Fuarının açılışında konuşan Orman ve Suişleri Bakanı Veysel
Eroğlu, HESlere karşı çıkanları anlamadığını belirterek, Gidip Solaklıya
baksınlar demişti. Trabzonun Of ilçesinden başlayıp Uzunköprüye kadar uzunan
40 kilometrelik bölgede yer alan Solaklı Vadisi, 30dan fazla HES projesinin
yer aldığı Karadenizde en çok tartışılan bölgelerden biri. Solaklı Vadisinin
Karadenize yakın olan noktasında yeni bir düzenleme yapılarak rekreasyon alanı
oluşturulmuş. Bakan Eroğlunun kastettiği tam da burasıydı. Ancak uzmanlar ve
çevreciler Eroğlunun kamuoyunu yanılttığı görüşünde. Düzenlemeyi hasta bir
insana güzel elbise giydirilmesine benzetiyorlar. Çünkü oradaki çalışmaların
HES tahribatı ile ilgisi olmadığı gibi vadinin içlerine gidildikçe acı gerçekle
karşılaşılıyor. Açılan yolların oluşturduğu heyelanlar, kurutulan dereler,
kesilen ağaçlar çevre tahribatını gözler önüne sermeye yetiyor. Yaklaşık 40
kilometrelik vadi Of, Çaykara ve Dernekpazarı olmak üzere üç ilçeden geçiyor.
Onlarca köyde yaklaşık 41 bin 900 kişi yaşıyor. Vadi içinde 36 HES projesi yer
alıyor. İnşaatları tamamlanan 5 HES şu anda elektrik üretmeye başladı, 5inin
inşaatı devam ediyor, 26 HES projesi ise hâlâ kâğıt üzerinde var.
Hamsiyi bile etkiliyor
Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Coğrafya Bölümü son sınıf öğrencisi Fatih
Işık, bitirme tezini Solaklıdaki HESlerin çevreye verdiği zararlar üzerine
hazırladı. Tezi okulda akademisyenler tarafından onaylandı. Önemli bulguların
yer aldığı çalışmadan bazı bölümleri Işık şöyle anlattı: Zararları 10 başlık
altında topladım. Vadideki etkiler zincirleme reaksiyon gösteriyor.
Karadenizdeki hamsilere kadar zararları var. Hamsiler planktonlarla
besleniyor. Karadenize bu planktonlar da akarsular sayesinde ulaşıyor.
Vadideki sular HESler için büyük sudepolarında
tutuluyor. Bu sırada planktonlar (suda bulunan, hareket yeteneği akıntıya
bağımlı olan canlılar) kayboluyor. Kuru bir su dereye bırakıldıktan sonra Karadenize
ulaşıyor. Tezinde daha önce Solaklı üzerine hazırlanmış makalelerden
faydalandığını ve tezindeki bilgilerin hocaları tarafından geçerliliğinin kabul
edildiğini belirten Işık, şu bilgiler verdi: HES inşaatları sırasında
öncelikle hafriyatlarla dere yatakları kapatıldı. Balıkların geçişleri
engellendi. Kesilen ağaç sayısı net değil ancak çıplak gözle bile vahim durumu
ortaya çıkıyor. Habitat bölünmesinden dolayı hayvan göçleri başladı. Varolan
hayvan topluluğu yok ediliyor. İnşaat aşamasında özellikle geyikler, bozayılar,
dinamitler ve dozer seslerinden dolayı kaçıyor. Memeli hayvanların bu
çalışmalardan dolayı düşük yaptığına ilişkin makaleler okudum. Suyun tünellerle
alınması sırasında derelerin büyük miktarlarda suyu azalıyor. Sisin oluşması için
derelerdeki bu su gerekiyor. Akarsu kuruyunca sis de oluşmuyor. Kesilmeyen
ağaçlar da kuruyor. Ayrıca yüksek gerilim hatlarının yerleşim yerlerinden en az
700 metre uzaklıktan geçmesi gerekiyor. Solaklı da tam yerleşim yerlerinin
üzerinden geçiyor. Bu da kansere yol açıyor.
Hasta insana
güzel elbise giydirmek gibi
Murat Sarı, Solaklı Vadisinde yaşıyor. Fotoğrafçı, aynı zamanda da belgesel
yapıyor. HESlerin yaptığı yıkımları kaydediyor. 2007den bu yana Solaklıda
HES problemi olduğunu anlatan Sarı, son 7 yıldır Solaklıda yaşananları şöyle
özetledi: Bölge halkı ilk zamanlar devletin yaptığı doğrudur düşüncesiyle
projelere karşı çıkmadı. Ancak şu anda HESlerin çevreye verdiği zararlar
ortaya çıkınca halk karşı çıkmaya başladı. Dere yatakları dolduruldu. Dereler
kayboldu. Solaklıya çıkan yol kenarındaki dere hiç bir zaman tam olarak
kurumazdı, şu anda kurumuş durumda. Biz Çaykaraya bağlı Karaçam Köyünde
yaşıyoruz. Yani suyun doğduğu en üst köylerden birinde. Bakan Eroğlunun
söylediği çalışmalar vadinin deniz tarafında kıyıdan hemen 10 kilometrelik
bölümünde yapılan bir düzenleme. Hasta bir insana güzel elbise giydirilmesi
gibi yapılanlar. Bu, HESlerin tahribatını ortadan kaldırmak için değil,
tamamen makyaj amaçlı yapılmış bir çalışmadır. Ağaç dikme çalışmaları var ama
onlar da tamamen göstermelik, dikilen fidanlar kısa sürede kuruyor. Endemik
türler, yaban hayatı yok ediliyor. Dağ horozlarının yaşadığı yerlere HES
yapılıyor. Uzuntarla Köyü neredeyse haritadan silindi.
Su artık akmıyor Köylülerden 68 yaşındaki Hava Sarı
da derelerin suyunu aldıklarını belirterek isyanını şöyle dile getiriyor:
Ormanları kestiler. Bir de silahlı nöbetçiler diktiler. Yıllardır orman olan
yere artık giremiyoruz. Kırdılar, yıktılar her yeri. Vadide yaşayan Ziynet
Küçük de şunları dedi: Bakan güzel diyorsa gelsin kendisi baksın buralara.
Buradaki ağaçları kestiler, su artık akmıyor.
Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Orman Fakültesi
öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Oğuz Kurdoğlu rekreasyon alanının HESle ilgisi
olmadığını dile getiriyor. Kurdoğlu Solaklıdaki durum şöyle özetliyor:
Solaklıda yapılan düzenlemenin HESlerle bir ilgisi yok. Zaten Of
Belediyesinin uzun süredir yapmak istediği bir rekreasyondu. HESlerle tahrip
edilen alanlar böyle olacak demek mantıklı bir önerme değil. Bir dere
basamaklandırılarak genişletildi. Hepsi bu. Solaklı Vadisi daha yukarıdan
başlıyor. Solaklıdaki HESler nedeniyle dereler hafriyatlarla dolduruldu.
Ormanlar iletim hatları yapılacak diye şeritler halinde kesildi. Özellikle
Uzuntarla bölgesi yok oldu.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi Bafra Meslek Yüksek Okul Müdürü Organik tarım uzmanı
Prof. Dr. Ali Kemal Ayan, Solaklı çocuğuyum. Alanda bu konuda aktif çalışmadım
ancak bir vatandaş olarak doğanın, havzanın, su rejiminin bu kadar
bozulmasından son derece rahatsızım derken, Avukat Yakup Okumuşoğlu da
Solaklıdaki davalara ilişkin şu bilgileri verdi: Solaklıda açtığımız davalar
süre yönünden reddedildi. Ancak şu an Danıştayda ve süreçleri devam ediyor. 4
HES projesi için ÇED olumlu kararı iptal davaları açtık diye konuştu
Haber: SERKAN
OCAK -serkan.ocak@radikal.com.tr / Arşivi.
Kaynak . http://www.radikal.com.tr/turkiye/dereleri_kurutan_ornek_hes-1176927
Radikal