Merhaba,
Çaprazgagalar umumen kafa hususen gaga yapılarıyla hep ilgimi çekmiştir. Bolu\'daki varlıklarını keşfetmemle birlikte duyduğum ilgi doruk noktasına ulaşmıştı.
Türün sitedeki sayfa sorumluluğunu aldığım (Hami Bey (hamisami) büyük bir teşekkürü hak ediyor) geçen seneden beri Bolu\'daki gözlem ve arazi çalışmalarımın büyük kısmını özel bulduğum bu türe ayırdığımı söyleyebilirim.
2007 ve 2008 senelerinde ağaç üzerinde ve su içerken gösterdikleri davranışları gözetleme şansını yakalamıştım. Yere hemen hiç inmediklerini düşünürken, bu sene (2009 Ağustos) on gün kadar süreyle yerde beslenirken gözlemleme şansını da elde ettim.
Çaprazgagaların asıl besin kaynakları kozalakların içindeki tohumlar ve yine iğne yapraklı ağaçların salgıladıkları reçineler ancak en son gözlemim gösterdi ki yere düşmüş bitki tohumları ve besin artıkları da besin zincirlerinin önemli bir parçasını oluşturuyor.
Onları daha ziyade kozalaklarla haşır neşir olurken gözlemlemek mümkün. En sevdikleri/popüler besinleri bu. Henüz yeşil ve taze olan küçük kozalaklı ağaçları tercih ediyorlar. Gruplar halinde bu yemişlerin bulundukları ağaçta bir süre geçirdikten sonra parça parça diğerine geçiyorlar. Genelde ağaçların üst dallarını tercih etmelerine rağmen gözlemde sabırlı olanlar için alt dallara inen bireyleri izleme şansı da yüksek.
Güçlü gagalarıyla kozalakları dibinden yontmaları yaklaşık iki, üç ve bazen beş dakikalarını alabiliyor (Aynı yeşil papağan ve büyük yeşil papağanlarda gözlemlendiği gibi). Kopan kozalak, yere düşmemesi ve bazen de yenme işlevine daha elverişli bir yere taşınmak amacıyla önce gaganın ucuna alınıyor. İkinci hamlede ayakla dalın uygun bir yerine sıkıştırıldıktan sonra gagalarını kullanmak suretiyle kozalakların gözleri bir bir yarılıp içinde bulunan tohumlar çıkarılıyor.
Onları gözlemlemek isteyen arkadaşların yapmaları gereken şeyse özetle şu şekilde. Sabahın ilk ışıklarıyla birlikte var oldukları bilinen bölgeye gitmek gerekiyor. Daha sonra gözlem ve dinleme metodunu kullanıyoruz. Gözlem için ağaçların yüksek dallarına göz gezdiriliyor. Özellikle kırmızı renkli erkek bireyleri fark etmek çok daha kolay. Gözlem için ikinci yapılacak, yenmiş ya da yenmeden yere düşürülmüş taze minik yeşil kozalakların bol oldukları ağaç altlarını tespit ettikten sonra gözlemi bu ağaçların üzerlerinde devam ettirmek.
Dinleme metodunda ise yapılacak şey, yere düşen kozalak seslerini takip etmek. Gruplar halinde ve yoğun beslendikleri alanlarda bahsettiğim bu metodlar çok işe yarıyor. Bulana kadar ağır ve sessiz adımlarla yer değiştirmek gerekiyor. Bulduktan sonra daha yakından gözlem yapmak içinse, alt dallara inmelerini sabırla beklemek gerekiyor. Bunun için bir kamuflaj elbisesi ile hareketsiz kalmak ve başarana kadar farklı ağaçlarda denemeler yapmak yeterli.
Reçinelerin ise sanırım kozalakların tükendiği ya da ağaçların reçine salgıladığı dönemde daha popüler bir besin olduğunu düşünüyorum. Bundan emin olmak için daha uzun süreli gözleme ve biraz da bitki bilgisine ihtiyaç var.
Yerdeki besin artıkları ve tohumlarla ilgilendiklerini, daha önce söylediğim gibi yeni fark edebildim. Onları ilk kez yerde görüyordum. Hem de gerek tek gerek kalabalık gruplar halinde. Sayıları on ile yirmi arasında yer değiştiriyordu. Kitabi olarak bazı bitki tohumlarını yediklerini okumama rağmen bunu fiile dökmek için yere inme ihtimallerini zayıf görüyordum. Oysa yerde buldukları kırıntı ve bitki artıkları da besin halkalarının içinde hatırı sayılır bir yer alıyordu. Gaga yapılarının oluşturduğu dezavantajı, yine uzun/uzatabildikleri dillerini kullanarak gideriyorlardı.
Bir istisnaya tanık olup olmadığımı kesinleştirmek için aynı yere sabahın ilk ışıklarıyla birlikte on gün boyunca gitmeye devam ettim. Bu süre zarfında değişen hiçbir şey olmadı. Sabahın ilk ışıklarıyla birlikte onlar hep orada ve hep kalabalık gruplar halinde beslenmeye devam ettiler. Bu fiilleri, etrafta tehdit unsuru algılayana dek bazen bir bazen iki saat kadar sürdürüyorlardı.
Bir kez de kiraz ağacında karşılaşmama rağmen, belki de ürkekliğinin gereği olarak kiraz yediklerine şahitlik edemeden gözden kaybettim.
Ağustos 2009, Bolu, Gerede..
Selim Şevkioğlu (slmsevki)
Fotoğraflar: Selim Şevkioğlu
Haber: https://yesilgazete.org/234-hak-orgutunden-ortak-aciklama-yaban-hayvanlarini-oldurme-izni-geri-alinsin/?fbclid=IwAR0n5zLrXIXXdUWUASK8p0oojfCaIOHvW_fmTze-kmn9j9ydthTSYCoHFEU