Tamer ve Erkan\'la yapmayı planladığımız Yedigöller gezisine havanın iyi olacağı kesinleşince çıkmaya karar verdik...İlk durağımız Bolu-Gerede oldu. Menderes\'le buluşup Dörtdivan-Yeniçağan-Gerede arasında yırtıcı kuşları bulmaya çalıştık. Benim hedef türlerim şah kartal, kara akbaba, sakallı akbaba ve tabi ki akkuyruklu kartaldı.
Köy yolları, tarlalar, su yolları hatta yol olmayan orman içlerinde defalarca çamura saplandık. Bir tarla yolunda, yola döşenmiş bir künkün üstünden geçerken, yağmış yağmurun da etkisiyle yol göçünce, ciddi bir kaza atlattık ama güzel türler fotoğrafladık. Hele Yeniçağan Gölünde uzakta uçan bir yırtıcının kuyruğu beyaz parlayınca akkuyruklu olma ihtimali ve yanına yaklaştıkça kuşun da bize doğru gelmesi, her ne kadar kuş akbaba çıksa da iyi heyecan yaşattı...Bu sefer şahin ve kızıl şahinin çok az oluşu, bu bölgede bu türlerin göç döneminin çok yoğun olduğunu gösteriyordu...
Fotoğrafladığım türler...
6 adet şah kartal...kara akbaba...şahin...kızıl şahin, gri balıkçıl, büyük ve küçük ak balıkçıl, kuzgun, ispinoz, saka, yeşilbaş ördek, ağaç tırmaşıkkuşu, akkuyruksallayan oldu...
Sonraki gün Yedigöller\'e geçtik yolda Mudurnuda yetişkin bir şah kartal bize sürpriz yaptı...Yedigöller umduğumdan daha güzeldi, özel hazırlanmış bir fotoğraf stüdyosu gibiydi. Her yerde bir yansıma ve bol bol fotoğraf vardı. Yedigöller milli parkına ulaştıktan kısa bir süre sonra yanımdan geçen bir otobüsün önünde, zaten aramakta olduğum Mustafa abiyi gördüm... Grup, turun Yedigöller bölümünü tamamlamış ve Gölcük gölüne doğru yola çıkmıştı.
Aslında buraya gece gelmediğime ve ateş başında şarap içme fırsatını kaçırdığıma çok üzüldüm. Havalar ısınır ısınmaz burada kamp yapmak için planları şimdiden yapıyorum...
Selamlar...
Yazı ve fotoğraflar: Selim TUMİR (vodo)