TR EN
TR EN
Belgeli Tür 505
Fotoğraflar 92806
Gözlemler 9860
Videolar 1348

HABERLER


Turna Günlüğü

Haberlere Geri Dön Okunma Hiti. : 1023
1 Yorum Beğen | 1
turna-gunlugu-
Merhaba,

Çocukluğumdan bu yana doğa gözlemcisiyim. Hep içinde olmak ve her defasında yeni bir şeyler keşfetmek doğa gözlemciliği. Doğa gözlemciliği, aynı zamanda doğayı koruyabilmek; düzenli izlediğinde gördüğün değişiklikleri kaydedip, tarihini yazabilmektir.

WWF-Türkiye’de çalışıyorum. Yürüttüğüm proje ise ‘Turnalar Hep Uçsun’ diyor. Büyük bir ekiple, Brisa’nın desteğiyle, Türkiye’de üreyen sadece 12 çiftin kaldığı turnaların peşine, kışladıkları alan için çıktık yola. Bu defa, turnalar üreme danslarını yapmadan önce ne yerler, ne içerler, nerelerde uyurlar, karşılaştıkları sorunlar nelerdir gibi soruları cevaplamak için Çukurova Deltası’ndayız.

Ülkemizde görülen turnaların çok büyük çoğunluğu Karadeniz’in kuzeyinden gelen göçmen kuşlardır ve avlanması yasaktır. Bu topluluğun bir kısmı, yaklaşık 3.000-5.000 turna, düzenli olarak Adana’daki Akyatan ve Yumurtalık Lagünlerinde kışlıyor. 3.000-5.000 turna kulağa kalabalık gelebilir. Bu sayının sadece beşte biri nesillerini devam ettirebilmek için Türkiye’de korunaklı yaşam alanları bulabiliyor ve ürüyorlar. Ve bizler tam da bu noktada 5.000 turnanın her birini korumanın ne kadar önemli olduğunu düşünerek kışlama alanlarına yöneliyoruz.

Tüm bunları yazmamın asıl nedeni yapmış olduğumuz bilimsel çalışmalar ışığında, Çukurova Deltası’nda bir turnanın kış döneminde günü nasıl geçirdiği sorusunu cevaplamak.

Günlerden Pazartesi. Saha çalışması için bir gece öncesinden iki kuş uzmanı, bir gönüllü ve bir fotoğrafçı ile Adana Karataş ilçesinde toplandık. Odalarımıza çekilmeden yarının planını yapıyoruz. Daha önce edindiğimiz saha deneyimlerimizi hatırlayıp yeni planımızı belirliyoruz. Zira turnalar sürprizlerle dolu. Tür hakkında bilmediklerimiz çok, tarım alanları sürekli değişiyor ve yenileniyor. Örneğin önceden turnanın beslendiği fıstık tarlaları daha sonra karpuz tarlalarına dönüşüyor. Avcılar, çakallar, tilkiler tetikte. Mevsim değişiyor, yağış miktarı azalıp çoğalıyor, tarım alanlarına kanallar açılmaya devam ediyor, göl suları çekiliyor, gün doğumu, batımı zamanı kayıyor… Etken çok!

Günlerden Salı. Gün doğumu saat 6.30. Konaklama yerimizden iki ekip halinde 5.30’da ayrılıyoruz. Gözlem noktamıza yarım saat mesafedeyiz. Saat 6.00’da gözlem noktasındayız. Burası, Çukurova Deltası Adana Karataş İlçesi sınırları içerisinde yer alan Yumurtalık Lagünü. Denizle bağlantısı olan bu göl su kaynaklarının koruyucusu; pek çok balığın, kuşun üreme alanı, memelinin, sürüngenin, bitkinin tek yaşam alanı. Turnalar, geceyi geçirmek için tam da bu noktayı seçmişler.

Turnalar geceyi korunaklı bir alanda geçirmek için akşamüstü hava kararırken sürüler halinde bir araya geliyor. Sığ sulara konan turnalar böylelikle kendilerini, tehdit edecek her türlü etkenden, ulaşımı zor; korunaklı su alanında, korumuş oluyor.

Diğer ekip deltanın diğer tarafında uyuyan, turnalar için korunaklı başka bir lagünün kıyısındalar. Akyatan Lagünü. Türkiye’nin en büyük lagünü.
Gün doğumu başlarken yavaş yavaş turnaların beslenmek için toplandıkları noktadan ayrılmaya başladıklarını izliyoruz. Gruplar halinde her seferinde başka bir yöne doğru uçan turnaların sayılarını ve yönlerini kaydetmek çok önemli. Dürbün ve teleskoplarımızla, pusulamız, kayıt formlarımız ellerimizde hızla sayıyoruz turnaları. Güneş doğarken ışığın değişimiyle, turnalarla birlikte ördeklerin, karabatakların, martıların uçuşlarına da tanık oluyoruz. İnsan sessizliği içinde doğanın saf sesini dinleyebilmek çok güzel bir duygu... Kanat sesleri hiç olmadığı kadar berrak kulaklarımızda ve bir de uzaklaşan turnaların borazanı andıran, çatlak ve yankılı sesi.

Saat 7.55. Güneş yavaştan ısıtırken yeryüzünü ekip, son turna grubunu da uçtukları yöne doğru izledikten sonra, hazır sandviçleriyle hızlıca kahvaltılarını yapıyor. Hızlı olmamız önemli çünkü sıra turnaların nerelerde beslendiklerini keşfetmekte.

Turnalar hem hayvansal, hem de bitkisel besinler alan bir omnivordur. Beslenme listesini; çim kökleri ve filizleri, toprak altı gövdeleri, yumru kökler (örneğin patates), ekinlerin ve yabani otların yaprakları, su otu, karga üzümü ve yaban mersini meyveleri, tahıllar, erişkin (böcek, sinek) ve larva halindeki (Lepidoptera) böcekler, salyangoz, toprak solucanları, kırkayaklar, örümcekler, orman biti, kurbağa, kör kertenkele, kertenkele, yılan, küçük memeliler (kemirgen ve kır faresi), balık şeklinde sıralayabiliriz. Bu türlere Delta’nın pek çok yerinde rastlamak mümkün. Yani koca Çukurova Deltası bizi bekliyor!

Kasım, Aralık aylarında yaptığımız gözlemlerde turnaları bol bol fıstık ve pamuk tarlalarında beslendiklerini izledik. Şimdilerde ise uyudukları bölgenin yakınlarındaki fıstık tarlaları karpuz tarlalarına dönüşmeye başlamış. Karpuz tarlaları sera etkisi yaratarak daha kısa sürede büyüsünler diye muşambalarla kaplanıyor. Üstelik Ocak ve Şubat ayları, avcıların daha sık ördek avına çıktıkları aylar. Turnalar, zor koşullar altında kış dönemini geçirmeye çalışıyor.

Saat 8.15. Ekip, tarla tarla köy yolları arasından geçerek turna gruplarını aramaya başlıyor. Öğlene kadar dürbün ve teleskoplarla alan taraması yapılıyor, seslerini dinleyerek gittikleri nokta tespit edilmeye çalışılıyor. Gruplar bulunduğunda sayımları yapılıyor, neler yediklerine bakılıyor ve ne gibi tehditlerle karşı karşıya oldukları keşfedilmeye çalışılıyor.

Tepelerin ardında uzaktan yankılanan seslerine yöneldiğimizde karşımıza çıkan turnalar, her seferinde bizde aynı heyecanı yaratıyor. Erişkinler, büyük bir dikkatle etrafı gözlüyor. Genç bireyler ise hem beslenme davranışı gösteriyor hem de üreme döneminde yapacakları kur dansının denemelerini yapıyor. Doğrusu bu görüntüleri izleyebilmek kilometrelerce bilinmeyen yollarda dolanmaya değiyor.

Saat 12.30. Öğle molasında, iki ekip bir araya gelerek hep birlikte sabah arazisini değerlendiriyoruz. Yorgunluk diz boyu ama daha akşam sayımları var. Sohbet turnaların ne kadar ürkek oldukları ve her seferinde bizi nasıl şaşırttıkları konusunda gelişiyor.

Saat 13.30. Tekrar yollara düşme zamanı. Uyudukları noktaya toplanırken sayımlarını kolayca yapabileceğimiz noktaya yerleşiyoruz. Saat 14.30. Turnalar grup grup toplanıyor ama avcılar da göl kenarındaki tuzlu çayırlarda kol geziyor. Gürültülü büyük turna grubu uyudukları noktaya inerken acemi pilot gibi. İki kanat çırpışta o kadar hızlanıyorlar ki inişleri bir o kadar zor oluyor. Kanatlarını ve ayaklarını aşağıya indirerek, indikleri noktada hızlarını zıplama ile yavaşlatıp yere konuyorlar. Saat 17.30. Gün batımındaki kızıl güneşin önünden geçen turna grubunun silueti su damlası gibi akıp giderken son grubu da saymış oluyoruz. Artık akşam tüm karanlığıyla çöktüğü için turnaları görmek zor ama sesleri hâlâ duyuluyor.

Araçlarımıza binip konaklama yerimize dönerken günün heyecanı kaslarımızı terk etti. Yorgunluk omuzlarımızda ama gün daha bitmedi. Yemek sonrası günün değerlendirmesi, formların bilgisayar ortamına aktarımı, fotoğrafların paylaşılması, yarınki ekiplerin ve programın belirlenmesi var. Gece yarısına doğru odalarımıza çekilirken kulağımızda turna sesiyle bir sonraki arazi çalışmalarımızın bize neler getireceğini merak ediyoruz.

WWF-Türkiye Doğa Koruma Sorumlusu
Nilüfer Araç

Fotoğraf: Derviş Kökenek

http://www.wwf.org.tr/ne_yapiyoruz/doga_koruma/turler/turna/turnagunlugu/
Haber: https://yesilgazete.org/234-hak-orgutunden-ortak-aciklama-yaban-hayvanlarini-oldurme-izni-geri-alinsin/?fbclid=IwAR0n5zLrXIXXdUWUASK8p0oojfCaIOHvW_fmTze-kmn9j9ydthTSYCoHFEU
Yorumlar

amenevse amenevse 12.06.2023 18:33:43

Çok güzel bir çalışmanın, anlamlı öyküsü; sayın Nilüfer Araç\'ın şahsında proje destekli bu projenin yürütücüsü ve çalışanlarını tebrik ediyorum.


Yeni Türler, Belgeli Tür Adedi : 452  |  Kalan Tür Adedi:39
Copyright TRAKUS © 2008 - 2024 Türkiye'nin Anonim Kuşları: Sponsor ESİT