Günün röportajı Metin Tuncer\'den geliyor. Keyifli okumalar dileriz...
1-Kuş gözlemin hayatınızdaki yeri nedir?
Doğa ve kuş gözlemi yapmaya 3 yıl önce başladım. Özellikle bu yıl, Kertik 2019\' un da etkisiyle, özellikle haftasonlarımın vazgeçilmezi oldu. Buna şehir dışı gezilerini de eklersek, hayatımda çok önemli bir noktada yer aldığını rahatlıkla söyleyebilirim.
2-Kertik yarışı ile ilgili düşünceleriniz nelerdir?
Yarışın her 2 kategoride de, son haftaya kadar devam edeceğini düşünüyorum. Sevgili Ferit bey gerçekten çok emek harcadı. Dostum Soner Bekir\' in ise bu camia için çok özel bir değer olduğunu düşünüyorum.
Bilgi, tecrübe ,zaman ve maddi imkanların kıyasıya rekabetine tanıklık edeceğiz. İyi olan kazansın.
İl bazındaki yarış ise daha zorlu geçecek, Çanakkale grubu çok istekli, Kayseri de çok iyi performans gösteriyor. Biz İstanbul için son güne kadar mücadele vereceğiz. Bursa\'dan, İzmir\'den hatta Ankara\'dan sürpriz ataklar gelebilir.
Özetle, ilk günden bugüne ulaşılan toplam tür sayısı bile, kertik yarışının ne kadar değer kattığının bir göstergesi. İnsanoğluna rağmen, sayıları her geçen gün önemli ölçüde azalsa da, bu kuşlar hala var ve var olma savaşı veriyorlar..
Bize düşen, bu savaşta biraz daha duyarlı ve saygılı olmak.
3-Kuş gözlem sırasında yaşadığınız ilginç bir anınız oldu mu? Paylaşır mısınız?
Aslında her kertiğin ayrı bir hikayesi var tabi... Ama beni en çok etkileyeni Bolu\'da yaşandı.
Temmuz ayının ortalarında, oldukça geç kalınmış bir dönemde, Soner Bekir ile birlikte Bıldırcın Kılavuzu hedefiyle Bolu\'nun yolunu tuttuk.
Ekinler hayli uzun, Kılavuz ise ses vermez bir dönemde olunca, yaklaşık 1,5 gün ve gece süren aramalarımız malesef sonuçsuz kaldı.
Tam dönüş yoluna geçeceğimiz sırada, araçla seyir halindeyken, bir tarlanın yakınında tilki gördük. Yaklaşık 25 mt mesafeden bizi gören tilki kaçmak yerine, bulunduğu yerde toprağa bakmaya devam etti. Arabayı durdurdum.
İşte orada bir sınav beni bekliyordu, arabanın arka koltuğunda yer alan makinemi almak için hamle yapsam, tilki yüksek ihtimalle kaçacak, biz de yolumuza devam edecektik..
Ben ise makinemi almak yerine elimdeki dürbünümle yaklaşık 6-7 dk tilkinin kulaklarıyla toprağı dinlemesini izlemeyi seçtim.
Sonunda Tilki hızlı bir hamleyle, önce 4 ayağını yerden kesti. Yere düşmesi, toprağı kazıp, ağzında bir köstebekle çıkması saniyeler içinde tamamlandı. Bize doğru baktı ve sanki teşekkür edercesine başını salladıktan sonra alandan uzaklaştı. Bu muhteşem av sahnesini bir daha görebilir miyim bilmiyorum. Avladığı köstebek yavrularına bir ziyafet mi oldu? onu da bilmiyorum ama, doğaya duyulan saygının mükafatına ve mucizesine o gün tanık oldum.
Tilki alanı terk ettikten 10 saniye sonra, yandaki tarladan, Temmuz ayının 13\'ün de, gündüz vakti, Bıldırcın Kılavuzu sesi gelmeye başladı. Soner\'le birbirimize baktık ve sadece güldük.
Devamında zor da olsa kertiğimizi almayı başarmıştık.
4-Kuş gözlem ve fotoğrafçılığına yeni başlayanlar için tavsiyeleriniz olur mu?
3 yaşında ikiz bebeklerimiz var. Onlarla da sık sık sohbet ediyoruz. Sevgili Metehan Özen hocamız, oğlanı kelebekçi, kızı orkideci yapmakta kararlı :)
Ben ise, ister kuş, ister kelebek, ister memeli peşinde olsunlar, sonunda doğa da huzuru ve mutluluğu bulacaklarından eminim.
Yaklaşık 10 yıl sualtı fotoğrafı çekmiş biri olarak, karada gördüklerim de hiç fena değil :) Doğada ki her canlı saygıyı hak ediyor.
Sevgiler
Eylül 2019 / Metin Tuncer