İki yıl kadar önce Doğa Derneği\' nin düzenlediği doğa ve kuş gözlem kampına katılarak
Beypazarı kasabası, İnözü vadisi ve çöplük civarında akbaba gözlemim olmuştu .
Geçenlerde Cavit Bilen Bey\' in sitede fotogaleriye yüklemiş olduğu karaakbaba fotoğrafı sunumunda
Doğaevi taş binasında konaklama faaliyeti başladığını işitince, o bölgeye yapmayı düşündüğüm
gezinin mesafesini uzatıp hem Beypazarı\' nı ve akbabaları tekrar ziyaret edip hem de Doğa Derneği
binasının konaklamasından yararlanayım istedim.
Istanbul\' dan yola çıkıp, Sapanca\' yı geçtikten sonra sağa Bilecik Eskişehir tarafına saptım ve Geyve
Göynük sapağından girdim. Geyve hizasını geçip tepelere doğru dolaşarak giden yolda hala 2 km. kadar
yol inşaatı devam ediyor, toprak kaymaları sebebiyle yol inşaat faaliyetleri uzamış ve bu mesafe
süresince hem yol bozuk, hem de toz içinde kalınıyor.Ancak Soğuksu beldesini geçince yol düzelmekte.
Akşam üzeri ulaştığım Göynük kasabasının içine dinlenmek için uğradım, şırıl şırıl akan dere kenarındaki
bir lokantada yöreye özgü yemeklerden yedim ve yorgunluk çayı içtim. Bildiğiniz gibi beldenin halkı
gezi için gelen kişilere alışkın ve her türlü yardımı yapıyorlar. Gece konaklama için oteller,
eski ahşap konaklar burada da mevcut. Turistik eşya ve el dokuma tezgahlarında üretilen ürünler de
tezgahlarda görücüye çıkmış.
Yola devam edip Nallıhan\' dan durmadan geçtim ve ertesi güne bıraktım buranın gezisini. iki gün önceden otel
rezervasyonunu sebebiyle görüşmüş olduğum Doğa Evi sorumlusu Adem Bey\' i arayarak, yolda olduğumu ve
nasıl ulaşabileceğimi sordum ve Beypazarı\' na yaklaşınca tekrar haberleşmek üzere yola devam ettim.Kasabanın
içine 4 ayrı ışıklı kavşaktan girildiğinden sağolsun Adem Bey zahmet edip otoyol kavşağında beni bekleyip
aldı ve hatta giderken çöplük yolu kenarından geçerek sabah oraya nasıl kolayca ulaşabileceğimi de gösterdi .
Hemen burada size de tarifi yapayım:
Ankara yönünden Nallıhan tarafına giderken; Beypazarı ilçesi içindeki yolun son ışıklarından sağa sapıyorsunuz
( köşede Kiler mağazası mevcut ), biraz ilerde sağda okul var ve sonra ilerleyince solda mezarlık görünecek,
biraz devam edip soldaki küçük köprüden geçince toprak yolda ilerleyerek çöplüğe ulaşıyorsunuz.
Akbabaları görmek ve fotoğraflamak açısından çöplüğün hangi kenarında duracağınız sizin kararınıza kalmış birşey.
Doğa Derneği\' nin Doğa Evinin üst katı 4 oda şeklinde konaklama bölümü olarak düzenlenmiş, odalar iki kişilik fakat
Adem Bey\' in belirttiğine göre yere şilte serilerek lüzum halinde 3 kişi de kalabiliyormuş. Burası altı taş ve üst
tarafı eski ahşap bir yapı. Duvarları güzel çiçek resimleri ve ağaç oyma heykelciklerle süslenmiş.
Tuvalet,banyo odaların içinde. Odaların arasında kasaba çarşısına bakıp çay içeceğiniz ve kahvaltı
yapabileceğiniz hoş bir balkonu var.
Yol yorgunluğu üzeri,gece sessiz ve huzurlu bir uykudan sonra sabah saat 07.00 de
kalkıp hazırlanarak hemen daha kısa bir yoldan çöplüğe doğru yola çıktım. Girer girmez küçük akbabalar
bana doğru gelmeye başladı, sanırım merak ettiler kim bu yabancı diye ...Kenardaki toprak yolun üst tarafına çıkıp
arabayı durdurdum, sabah ışığın geliş yönünü daha uygun gördüm burada.Küçük akbabalar kendi hallerinde; oynaşanları,
çöplük içinde beslenenleri, aşağıdaki küçük tepecikte dinlenenleri, velhasıl her yerde onları
bolca görebiliyordum. Bir ara açık donlu bir kızıl şahin güzel görüntüler verdi, kuzgunlar ise her zamanki gibi
hem kendi aralarında hem de akbabalara bulaşarak oyunlarını sürdürmekteydiler. Öğleye doğru geniş bir gölge farkettim
ve yukarıya bakınca bir Kara akbaba nın beni süzmekte olduğunu gördüm, çevremde uzak olmayan bir yakınlıkta
turaladıktan sonra İnözü vadisi yönüne kayboldu . 3 adet Kara çaylak akbabalara ilişmeden bazan kendi aralarında oynaşarak,
bazan da akbabalarla birlikte çöplükte beslenerek devamlı orada gezinmektelerdi.Yani, bölgeye ziyarete gittiğinizde çaylakları
da yakın bir mesafeden detaylı olarak izleyebileceksiniz.
Gözlem ve fotoğraf çekimlerimi yeterli bularak tekrar Doğa Evi\' ne döndüm, sabahtan haberi olan mutfak sorumlusu
Mustafa Bey, güzel bir çay ve enfes bir kahvaltı masası hazırlamıştı, hem de bakır sahanda peynirli omletiyle birlikte.
Daha önce bahsettiğim gibi, ahşap balkonda kasaba çarşısını izleyerek güzel bir kahvaltı gerçekleştirdim.
Bir ara, sabahki çekimler sonrası merdiven başında dinlenirken, fotoğraf gezi grubundan olduğunu anladığım iki kişi
önce binayı görüntülediler, sonra taş yapıları ve merdiveni görüntülediler, tahmin ettiğim gibi benim yorgun halimle
bağlantılı \" fotoğrafımı çekip çekemeyeceklerini sorup, ben izin verdikten sonra, turistleri ağırlamanın zor olduğunu ve
yorgunluğumu buna bağladıklarında; ben gülerek kendileri gibi fotoğrafçı ve gözlemci olduğumu, IKGT ve Trakus üyesi
olduğumu ve daha yeni çöplükten güneş altında fotoğraf çekiminden geldiğimi belirtince biraz şaşkınlık ve mahcubiyetle
özür dilediler. AFSAD uyeleriymiş onlar da, günübirlik fotoğraf gezisine gelmişler, beni de Ankara\' ya Derneklerine
davet ettiler ve vedalaşıp gülümseyerek ayrıldık .
Daha sonra esnaf dükkanlarını gezip, oralarda da çarşı fotoğrafları çektim.Biliyorsunuz çoğunuz zaten,
otantik görüntüler için de muhteşem bir kasaba Beypazarı...
Doğa evinin adresini vereyim sizlere :
Cumhuriyet mahallesi, Yenice sokak, No: 5, Beypazarı - Ankara
Tel: 0312 763 40 89, GSM: 0542 840 19 86 ,
www.beypazaridogaevi.org
Oda fiyatları Dernek üyeleri kişi başı 35 TL,
diğerleri 40 TL olduğunu belirttiler.
Gezi ve gözlem notlarımı sizlerle paylaşmak istedim, hepinize selamlar sunarım.
Arslan KEZER
Haber: https://yesilgazete.org/234-hak-orgutunden-ortak-aciklama-yaban-hayvanlarini-oldurme-izni-geri-alinsin/?fbclid=IwAR0n5zLrXIXXdUWUASK8p0oojfCaIOHvW_fmTze-kmn9j9ydthTSYCoHFEU