TR EN
TR EN
Belgeli Tür 505
Fotoğraflar 92807
Gözlemler 9860
Videolar 1348

Kılkuyruk / Northern Pintail / Anas acuta

Id:337 | Kodu: 1890 | A | G, h, K
Oca
113
Şub
61
Mar
61
Nis
44
May
8
Haz
6
Tem
2
Ağu
3
Eyl
34
Eki
66
Kas
39
Ara
34

Yaşam Alanları

Biyolojik Bilgiler

boyu

56-66 cm

kanat açıklığı

89 cm

ağırlığı

650-1560 gr

Türün Sesi |
Kuluçka Süresi | 22-24 gün
Yumurta Sayısı | 3-12 adet

Editör Bilgileri
Kuş Türü | Kazsılar ve Ördekler
Tür Yetkilisi | alibalkir
Tür hakkında ilk derleme | 5.01.2008
En son güncellemeyi yapan |
Son güncelleme | 11.06.2023
Güncellenme sayısı | 10


Benzer Türler

Açıklama :

Alem: Animalia (Hayvanlar) Şube: Chordata (Kordalılar) Sınıf: Aves (Kuşlar) Takım: Anseriformes (Kazsılar) Familya: Anatidae (Ördekgiller) Alt familya: Anatinae Cins: Anas Tür: A. acuta Kılkuyruk (Anas acuta), ördekgiller (Anatidae) familyasından bir yüzücü ördek türüdür. Daha önceleri Dafila acuta olarak isimlendirilmiştir. Oldukça iri bir ördek türü olan kılkuyruğun adı erkeklerinin ince uzun kuyruğundan gelir. Hem erkek hem de dişinin gagaları mavi-gri, bacakları ve ayakları ise gridir. Erkek, koyu kahverengi başının arkasından boynu boyunca aşağı doğru çoğunlukla beyaz olan alt tüylerine kadar uzanan ince beyaz bir çizgi ile dikkat çeker. Erkeğin sırtında ve yanlarında da göz alıcı gri, kahverengi ve siyah desenler bulunur. Dişinin tüyleri daha az dikkat çekicidir. Diğer dişi yüzücü ördekler gibi mat kahverengi tüylere sahiptir. Dişilerde vücudun üst kısmı kırmızımsı kahverengi ve koyu lekeli, karın krem rengi, karın yanları aynı şekilde koyu lekelidir. Erkek ve dişide gaga ve ayaklar mavimsi gri, kuyruk sivri, boyun ince, kanatlar dar ve kanat uçları sivridir.


Tanımı :

Büyük, ancak çok ince ve zarif bir yüzey ördeğidir, uzun boynu ve kuyruğu uçuşta dahi kendisini belli eder. Erkeği kolayca tanınır, boynu ve alt tarafı beyaz, üst kısımları gri, başı koyu yeşil, kuyruğu ve ince gagası koyudur. Dişisi diğer yüzey ördeklerine benzese de koyu gagası, gri tonlu giysisi, çok daha zarif görünümüyle ayrılabilir. Uçuşta her iki cinsiyette de bariz derecede uzun boynu ve kuyruğu, ince ve daha sivri kanatları belirir. Erkeğin kanat üstü gri, aynası yeşil, aynasını arkadan sınırlayan belirgin çizgi beyazdır. Dişinin kanat üstü genelde kahverengi olsa da kol teleklerinin uçları beyaz bir firar hattı oluşturur. Diğer ördeklere baktığımızda dişi yeşilbaşın aynası mavi, aynasının önü ve arkasında iki beyaz şerit olur, kaşıkgaganın kanat örtüleri mavimsi gridir, boz ördeğin ise beyaz kanat lekesi vardır. http://www.trakus.org/kods_bird/uye/?fsx=2fsdl47@d&idx=161212#.VlBjL9LhDDc


Habiatı :

Kılkuyruğun üreme alanları açık, ağaçsız otlaklar, göl kenarları ve tundra gibi sulak alanlardır. Kışları korunaklı deltalar, tuzlu su bataklıkları, iç kesimlerdeki sığ sular ve sahil lagünleri de dahil olmak üzere daha geniş bir habitatta bulunur. Üreme dönemi dışında diğer ördek türleriyle birlikte çok büyük sürüler hâlinde dolaşırlar. Yere yuva yaparlar.


Yayılışı :

Trakya, Ege ve Akdeniz havzalarında sıktır. Bu tür, kışları bulunduğu bölgelerden daha güneylere, ekvatora kadar gidebilen güçlü göçmen kuşlardır. Üreme zamanları dışında toplu olarak yaşarlar. Kanada, Alaska ve Kuzey Asya’da yazın büyük sürüler oluşturur. Kışın ise Orta Amerika, Orta Avrupa ve Afrika’nın ortasında bulunan büyük göllere kadar büyük bir coğrafyada dağılım gösterir.


Beslenme :

Kılkuyruklar omnivordurlar. Akşamları ya da geceleri, sığ sularda yüzerek ve su içine başını sokarak asıl olarak bitkilerle beslenir, dolayısıyla da gündüzleri dinlenerek geçirir. Uzun boynu sayesinde yeşilbaş gibi diğer yüzücü ördeklerin uzanamadığı, 30 cm derinlikte suların dibinden bitkileri toplayabilir. Suda dalmadan kafasını suya sokarak ayakları havada dalmasını ve dengesini sağlar. Kışları asıl olarak tohumlar ve su bitkilerinin köksaplarıyla beslenirler. Diğer Anas cinsi ördeklerden daha az olmak üzere, kılkuyruk tarlalarda kökler, hububat ve diğer tohumlarla da beslenir. Üreme döneminde ise su böcekleri, yumuşakçalar ve kabuklular gibi omurgasız hayvanlar ile beslenir.


Biyolojisi :

Kılkuyruklar büyük pek derin olmayan temiz suları ve açık alanları tercih ederler. Bahar başlarında yuvalarını yaparlar ve yavrularına iyi bakarlar. Hem erkek hem dişi bir yaşında cinsel olgunluğa erişir. Çiftleşme esnasında erkek başı eğik ve kuyruğu kalkık pozisyonda dişiye yakın bir şekilde yüzer ve sürekli ıslık sesine benzer bir ses çıkarır. Eğer bir grup erkek varsa, bunlar uçarak tek bir erkek kalana kadar dişiyi kovalar. Dişi gövdesini eğerek su içindeki çiftleşmeye hazırlanır. Erkek başını aşağı yukarı sallayarak dişinin üstüne çıkar ve dişinin kafasının arkasındaki tüyleri ağzına alır. Çiftleşmeden sonra erkek başını tekrar kaldırarak ıslık çalar. Üreme dönemi nisan ile haziran ayları arasındadır. Yuva genellikle sudan uzakta, kuru zemin üzerinde bitki örtüsünün içinde gizlenmiş olarak yapılır. Çok derin olmayan yuva bitki artıkları ve tüylerle döşenir. Dişi günde bir tane olmak üzere yedi ila dokuz krem rengi yumurta yumurtlar. Yumurtalar 55 ila 38 mm arasında ve 45 gram ağırlığındadır. Ağırlığının %7\'si kabuktan oluşur. Eğer ilk yumurtalar yırtıcılar tarafından yok edilirse dişi temmuz ayı sonuna kadar tekrar yumurtlayabilir. Yavrular yumurtadan çıkana kadar 22 ila 24 gün arasında yalnızca dişi kuluçkaya yatar. Gelişmiş olarak yumurtadan çıkan yavrular anne kılkuyruk tarafından en yakın suya götürülür ve burada su üstünde bulunan ölü böceklerle beslenirler. Yavrular yumurtadan çıktıktan 46 ila 47 gün arasında palazlanır ancak anne üreme dönemi tüylerini değiştirene kadar yavrular yanında kalır. Yavruların dörtte üçü palazlanacak kadar uzun yaşar ancak yarısına yakını üreme dönemine kadar hayatta kalır. Kaydedilmiş en uzun yaş Hollanda\'da yaşamış olan bir kılkuyruğa aittir ve 27 yıl 5 aydır.


Göçü :

Türkiye\'nin hemen her tarafında görülür ve kışlamak açısından bulunurlar. Yurdumuzda özellikle ikinci sökün olan şubat sonu mart başlarında en çok görülür. Akdeniz, İran’ın batısı ve genellikle Arabistan’da özellikle kış ziyaretçisi ve göçmendir. Kılkuyruk, Avrasya\'nın kuzeyinde Polonya ve Moğolistan\'a kadar olan bölgede, Kanada, Alaska ve ABD\'nin Orta Batı eyaletlerinde üreme dönemini geçirir. Kışları, üreme bölgesinin güneyinde Panama\'da ekvatora kadar olan bölgede, Sahra altı Afrika\'da ve tropik Güney Asya\'da geçirir. Az sayıda kılkuyruk özellikle Hawaii olmak üzere Pasifik adalarına göç eder. Okyanus aşırı yolculuklara da rastlanır, örneğin Kanada\'da Labrador\'da yakalanıp halka takılan bir kılkuyruk dokuz gün sonra İngiltere\'de bir avcı tarafından vurulmuştur. Japonya\'da halkalanan kuşlar ABD\'de Utah ve Mississippi\'nin doğusunda altı eyalette bulunmuştur. Büyük Britanya ve ABD\'nin kuzeybatısı gibi bölgelerde tüm yıl boyunca yaşayabilirler.


Popülasyonu:

Kılkuyruğun yaşadığı alanın 28,4 milyon kilometrekare olduğu ve popülasyonunun da 5,3-5,4 milyon olduğu tahmin edilmektedir. Dolayısıyla, IUCN Kırmızı Listesinin son on yılda ya da üç jenerasyon da %30\'luk bir popülasyon azalışı kriterine uymadığı için “tehdit altında değil” (Korunma durumu: Asgari endişe (LC)) olarak sınıflandırılmıştır. Palearktik bölgede, bu kuşun çok sayıda bulunduğu Rusya dâhil olmak üzere birçok bölgede, üreme yapan popülasyonda azalma görülmektedir, yaşadığı diğer yerlerde ise popülasyon sabittir. Kuzey Amerika\'da yaşayan kılkuyruklar kuş hastalıklarından çok etkilenmiş ve 1957 yılında 10 milyondan fazla olan sayıları 1964 yılında 3,5 milyona gerilemiştir. Her ne kadar kılkuyruk sayısı o dönemden sonra artış gösterdiyse de 1999 yılında üreme popülasyonu uzun dönem ortalamasının %30 altındaydı. 1997 yılında, çoğu kılkuyruk olmak üzere 1,5 milyon kuş Kanada ve Utah\'ta ortaya çıkan kuş botulizmi salgını nedeniyle ölmüştür. Kılkuyruklar, Cryptosporidium, Giardia, şeritliler, kan parazitleri ve tüy bitleri gibi bir dizi parazite maruz kalabilmektedir. Ayrıca diğer kuş hastalıklarından da etkilenmektedir. Kuş botulizmi ve kuş kolerasından kaynaklanan önemli ölümcül salgınlardan genellikle en çok etkilenen türlerdendir. H5N1 türü oldukça yüksek oranda patojenik olan ve insanlara da geçebilen kuş gribine de yakalanabilmektedir. Dünyanın en büyük popülasyonuna sahip ördek türlerinden olsa da avlanması ve diğer faktörler azalmasına neden olmuş ve zaman zaman yöresel olarak avlanma yasağı konmuştur. Bu türün tercih ettiği yaşam alanı olan sığ sulak bölgeler doğal olarak kuraklık ve bitki örtüsü istilâsı gibi problemlerden etkilenmektedir. Bu yaşam alanları küresel iklimsel değişikliklerden oldukça önemli derecede etkilenmektedir. Aynı zamanda sulak alanların ve otluk alanların tarım arazisi hâline getirilmesi bu türün beslenme ve yuvalanma bölgelerinin azalmasına neden olmaktadır. İlkbaharda yapılan ekim faaliyetleri sonucunda erken mevsimde üreyen bu ördek türünün bir sürü yuvasının tarım nedeniyle yok olması anlamına gelmektedir. Kanada\'da yapılan bir araştırma, inceleme yapılan yuvaların yarısından fazlasının tarlaların sürülmesi nedeniyle yok olduğunu göstermektedir. Kurşun saçmalar ile avlanma ve balıkçı kurşunları, özellikle bunların toplandığı sığ suların diplerinden beslenen su kuşlarında kurşun zehirlenmesinin ana nedenlerindendir. İspanya\'da yapılan bir araştırmada da kılkuyruk ve elmabaş patkanın, midesinde en fazla kurşun saçma bulunan türler olduğu tespit edilmiştir.


Davranışları :

Kılkuyruk karada kolayca yürür ve canlı bir şekilde yüzer. Çok hızlı uçar ve kanatları diğer ördekler gibi doğrudan yana doğru açık değil hafif arkaya doğru kıvrıktır. Uçarken erkek arkadan beyaz ve önden de soluk ten rengiyle çevrelenmiş kara bir ayna gösterir. Dişi ise uçarken 1600 metreden fark edilebilen önü dar arkası geniş beyaz ile çevrelenmiş koyu kahverengi bir ayna gösterir, önden de soluk ten rengi bir ayna gösterir.


Yerel Adlar :

Amerikan kaynaklarında sprig, sprigtail, spike, spiketail yani filiz kuyruk ya da çivi kuyruk da denmektedir. French(Fransızca): Canard pilet, German(Almanca): Spießente, Spanish(İspanyolca): Anade Rabudo, Pato golondrino Diğer Yerel Adlar: Pintail, Holarctic northern pintail, Common Pintail; Kerguelen/Eaton\'s/Southern Pintail (eatoni); Crozet/Southern Pintail (drygalskii) Kıkırlık - Kazım Çapacı


Ses-Ötüşü :

Dişiler kaba bir vaklama sesine sahipken erkekler ince bir ıslık sesi çıkarır. Erkeğin çağrısı çamurcuna benzeyen hafif tiz bir ıslık şeklindedir. Dişi ise yeşilbaş gibi vaklar ve ürkütüldüğünde boğuk bir ses çıkarır.


Kaynaklar

Austin, J.E., and M.R. Miller. 1995. Northern Pintail (Anas acuta). In The Birds of North America, No. 163 (A. Poole and F. Gill, eds.). The Academy of Natural Sciences, Philadelphia, and The American Ornithologists’ Union, Washington, D.C. Bellrose, F.C. 1976. Ducks, geese and swans of North America, 2nd edition. Stackpole Books, Pennsylvania. Johnsgard, P.A. 1978. Ducks, geese, and swans of the world. University of Nebraska Press, Nebraska. http://tr.wikipedia.org/wiki/K%C4%B1lkuyruk http://ibc.lynxeds.com/species/northern-pintail-anas-acuta http://www.allaboutbirds.org/guide/Northern_Pintail/sounds http://www.birdlife.org/datazone/speciesfactsheet.php?id=457 Doğa Derneği Yayınları, Arazi Rehberi, Türkiye ve Ortadoğu\'nun Kuşları, R. F. Porter, S. Christensen, P. Schiermacker-Hansen (Sayfa: 28, 251)


FOTOĞRAFLAR

Kılkuyruk
Kılkuyruk
Kılkuyruk
Kılkuyruk
Kılkuyruk
Kılkuyruk
Kılkuyruk
Kılkuyruk
Kılkuyruk
Kılkuyruk
Kılkuyruk
Kılkuyruk
Kılkuyruk
Kılkuyruk
Kılkuyruk
Kılkuyruk
Yeni Türler, Belgeli Tür Adedi : 452  |  Kalan Tür Adedi:39
Copyright TRAKUS © 2008 - 2024 Türkiye'nin Anonim Kuşları: Sponsor ESİT