Çiftlik ve evlerde kullanımı hızla yaygınlaşan küçük (mikro) rüzgâr türbinleri, Stirling Üniversitesi’nin yaptığı araştırmaya göre, yakın çevresindeki yarasa aktivitesini yarı yarıya indirebiliyor. Mikrotürbinlerin yaban hayatına olan etkisini araştıran ilk çalışma olduğunu söyleyen ve araştırmayı yürüten Dr. Jeroen Minderman, bu mikrotürbinlerin yarasaların kullandığı habitatları azaltabileceğini belirtiyor. Önceki çalışmaların, büyük rüzgâr türbin kanatlarına çarpan veya bunların yapım aşamasında bozulmaya uğrayan habitatların kuş ve yarasalara olan etkileriyle ilgili olarak yapıldığını belirten Dr. Minderman, giderek yaygınlaşan mikrotürbinlerle ilgili bir çalışmanın eksikliğini hissettiklerini ve büyük türbinlerle ilgili yapılan çalışmaların mikrotürbinler için de geçerli olup olmadığını araştırdıklarını belirtiyor. Elde edilen sonuçlarla mikrotürbinlerin plânlama aşamasında kullanılabilecek ve türlere zarar verecek konumlandırmaların önüne geçmek üzere oluşturulacak bir rehbere katkı koymasını hedefliyorlar. Lisansız elektrik üretiminin önünün açıldığı ülkemizde de mikrotürbinlerin kullanımının artması bekleniyor. Konu bu açıdan bizi de ilgilendiriyor.
Leverhulme Trust tarafından desteklenen araştırma ekibi İngiltere’de mikrotürbinlerin bulunduğu 20 bölgede kuş ve yarasa aktivitesini araştırdı. Araştırma sonuçlarına göre kuş aktivitesi miktotürbinlerden kayda değer bir etkilenme göstermezken yarasalarda durum daha farklı. Çalışır haldeki türbinler, durmuş vaziyetteki türbinlerle karşılaştırıldığında çalışır haldeki mikrotürbinlerin yakın çevresindeki yarasa aktivitesinin %54 azaldığı gözlenmiş. Çevrede yarasaların aktivitelerini devam ettirebilecekleri herhangi alternatif bir bölge bulunmadığı durumda mikrotürbinlerin kritik etki yaratacağı, türbinden uzaklaştıkça bu etkinin azaldığı belirtiliyor.
Araştırma ekibinin lideri Dr. Kirsty Park, karbon ayak izimizi azaltmak için kullanılan yenilenebilir alternatif enerji teknolojilerinin çok önemli olduğunu ancak bu teknolojilerin yaban hayatına olan etkilerini anlamamız gerektiğini vurguluyor. Türbinlerin konumlarının belirlenmesi ve yerleştirilmesi aşamalarını kontrol eden süreçlerin henüz yetersiz olduğu ve bu çalışmayla daha hassas süreçlerin geliştirilerek takip edilmesinin mümkün olabileceği belirtiliyor. Çalışmadan çıkan sonuçlara göre araştırmacılar mikrotürbinlerin potansiyel yarasa habitatlarına en az 20 metre uzaklıkta olmasını tavsiye ediyorlar. Böylece yenilenebilir enerjinin yaban hayatına olan etkilerini en aza indirerek bu enerjiden elde edilen faydayı en üst seviyeye çıkarmak mümkün. Dr. Park, çalışmanın yalnızca iki tür yarasayı içerdiğini (Pipistrellus pipistrellus ve Pipistrellus pygmaeus), diğer türler üzerindeki etkilerinin de araştırılması gerektiği belirtiyor.
Mikrotürbinler büyüklerine oranla çok küçük ve genellikle ev ve çiftliklerin kendi tüketimlerini karşılamak için kullanılıyor. Ayrıca bu yeşil enerjinin fazlası şebekeye verilerek ek gelir de elde edilebiliyor. Bu nedenle mikrotürbinlerin sayısının hızla artacağı tahmin ediliyor.
Kaynak: http://www.stir.ac.uk/2012/eco-friendly-microturbines-need-to-be-bat-friendly-say-stirling-researchers/name-30074-en.html
http://www.cozumekoloji.com/index.php/blog/117-kuecuek-mikro-ruezgar-tuerbinleri-oenemli-yarasa-habitatlar-ndan-20-m-uzakta-kurulmal
Haber: https://yesilgazete.org/234-hak-orgutunden-ortak-aciklama-yaban-hayvanlarini-oldurme-izni-geri-alinsin/?fbclid=IwAR0n5zLrXIXXdUWUASK8p0oojfCaIOHvW_fmTze-kmn9j9ydthTSYCoHFEU