X Simge
TR EN
X Simge
TR EN
Belgeli Tür 506
Fotoğraflar 92815
Gözlemler 9870
Videolar 1352

HABERLER


Ağrı Dağı eteklerinde...

Haberlere Geri Dön Okunma Hiti. : 1275
1 Yorum Beğen | 1
agri-dagi-eteklerinde---
22.08.2001: Önceki akşam Ağrı Dağı eteklerine ilk başlangıçta ve çevreyolunun üzerine kurduğumuz kapanlarda dünya üzerinde sadece Iğdır ve komşu olduğumuz üç ülkenin kesişim noktasında yaşayan ve toplam alanı Iğdır İlini geçmeyen endemik Meriones dahli adlı çölfaresini ilk kez canlı olarak gördüm. Kapanları kontrol ettikten sonra Tarlabaşı Köyü nün yolunu tekrar tuttuk. Bugün hava çok bulutlu yer yer az güneşliydi. Fakat sıcak fazlaydı. Saksağan (Pica pica), Leş Kargası (Corvus corone) derken, Kuyrukkakanlar (Oenanthe oenanthe) ve Kızılsırtlı Örümcekkuşları (Lanius collurio) yol boyunca tekrar bize eşlik etmeye başladı. Yine sıkça Gökkuzgunları (Coracias garrulus) na rastlıyorduk ama esas hedef, dünden yarım kalan su birikintisinde banyo yapan Arıkuşları (Merops apiaster) nı görüntülemekti. Bir saati aşan süre beklediysek ve uzaktan seslerini duyduysak da onları bulamadık. Arada bir su üstünden geçen Kırlangıçlar (Hirundo rustica ve Riparia riparia) ile tek tük Saka (Carduelis carduelis) ve Tepeli Toygar (Alauda arvensis) dışında; sürüler halinde suya inen Bozkır Toygarları (Calandrella brachydactyla), günün en yaygın kuşlarıydı. Sanırım yurdun hiçbir yerinde bu kadar yaygın ve kalabalık değillerdi. Birkaç Kerkenez (Falco tinnunculus) dönüş yolunda karşımıza çıktı. Tekrar Aralık a inip, oradan Türkiye nin en doğusundaki Dilucu nun başlangıcında yer alan Kâzım Karabekir Devlet Üretme Çiftliği nin yolunu tuttuk. Yol boyunca elektrik direklerinin tepesinde sıkça Leylek (Ciconia ciconia) yuvalarına rastladık. Saksağan ve Leş kargaları diğer yaygın kuşlardı. 50 km kadar sonra Nahçıvan a giden yolun üzerinde ve Çiftliğin girişinde yer alan askeri kontrol noktasını geçtikten sonra Çiftlik nizamiyesine de kayıt yaptırdık. Bizi, T.İ.G.E.M. de müdür yardımcısı Erdal bey karşıladı. Erzurum un meşhur şivesiyle sıcak ilgisi bizi ziyadesiyle memnun etti. Aslında diğer görevliler de oldukça ilgi gösterdiler. Kimi karpuz yemeye kimi çay içmeye davet ediyordu. Akşam karanlığına kadar bu teklifleri atlattık. İlk hedef Yeşil Arıkuşları (Merops persicus) idi. Çağan ve ekibinin Aras İstasyonunda göremediğimiz bu kuşlar, burada sıkça görülüyordu. Ne yazık ki hava kapalı ve ışık çekim için çok kötüydü. Olsun yine de birkaç poz çektim. Nasılsa kötü çekimlerime alışılmıştır:) dedim. İran sınırı aynı zamanda çiftliğin doğu sınırıydı. Karasu Çayı bu sınırı çiziyordu. Ceylanpınar dakinden sonra Türkiye nin en büyük Devlet üretme çiftliğinde Küçük Ağrı Dağı nın tepesine kadar uzanıyordu. Karasu ve kanallar boyunca sazlıklar yer alıyordu. Ancak her tarafta yıkık dökük binalar görünüyordu. Buraya ilk kez 2003 Temmuzunda gelmiştim ve askerler yine çabucak buldu bizi. İzin aldığımızı söylesem de bölük komutanından onay almadan bırakmadılar. En azından 20 m ileri gidip orda bekleyelim şu kuşları (karabatakları) çekelim dediysem de Ferhatla beklemek zorunda kaldık. Ben yine de bulunduğum yerden Martılar, sumrular, derken ördekleri çekmeyi ihmal etmedim. Tabi bunlar estetik görüntüler değildi; ancak tür tespiti için idare eder cinstendi. Neyse ki izin çıktı. Sınırdaki sazlıktan 20 den fazla Küçük Karabatak (Phalacrocorax pygmaeus) ların bir kısmı bir oraya bir buraya uçuşsa da çoğu kuru bir ağacın dalında tünemişti. Arkadaki bir başka kuru ağaçtakilerin çektiğim fotoğrafı inceleyince Tahtalı (Columba palumbus) olduklarını gördüm. Az sonra yukarıda bir çalı üzerinde tünemiş Tahtalı dan bunlara göre oldukça yakından birkaç kare alabildim. Kanalboyundaki söğüt ağaçlarından çok sayıda (galiba 10 dan fazla) Gece Balıkçılı (Nycticorax nycticorax) havalandı. Bir Sutavuğu (Gallinula chloropus) ve birkaç Deredüdükçünü (Actitis hypoleucos) gördük; sanırım yalnız değildi. Diğer Düdükçün türleri (Tringa spp.) de vardı. Ancak ileride nöbet tutan İran askeri ve bizimkileri fazla rahatsız etmemek için hareket alanımız sınırlıydı. Malum sınır bölgelerinde fotoğraf çekmek kesinlikle yasak. Martılar muhtemelen Gümüş Martıydı. Çoğu Kızılsırtlı genci, birkaç tane de Karaalınlı (Lanius minor) örümcekkuşlarından başka Saka, Akgerdanlı Ötleğen (Sylvia communis), Ev Serçesi (Passer domesticus), Gökkuzgun (Coracias garrulus), Yeşil Arıkuşu ve derken bir sürpriz; 30 birey kadar Ak Pelikan (Pelecanus onocratalus), önce Karasuya kondu, bir süre sonra da havalanıp İran üzerine doğru uçtular. Kamışçın (Acrocephalus spp.) ve ördekleri tür tespit edecek kadar göremedim ama sanırım ördeklerin çoğunluğu Çıkrıkçın (Anas querquedula) idi. Dönüşte binaların arasında, çoğu elektrik tellerine konmuş Yeşil Arıkuşu ve birkaç tane de Arıkuşu gördük ama karpuz ikramından bu sefer kaçamadık. Yol kıyısında masalarda Erdal bey ve arkadaşları karpuzları kesmiş bizi bekliyordu. Akşam yemeğinden sonra tekrar dışarı çıktıysak da hemen binaların önünde bir grup asker tekrar ziyaretimize (!) geldiler. Nizamiye civarında toplanan böğü ve akreplerle günü kapattık Ahmet Karataş (rousettus) rousettus@hotmail.com
DİĞER HABERLER
Yeni Türler, Belgeli Tür Adedi : 506  
Copyright TRAKUS © 2008 - 2025 Türkiye'nin Anonim Kuşları: Sponsor ESİT