Ülkemizde her yıl avlanma kararları, miktarları Merkez Av Komisyonu (MAK) tarafından
belirlenir,
Bu komisyonun 21 üyesinden 10 adedi avcı dernekleri temsilcileridir ve maalesef yaban
hayatını tanıyan bilim adamları ile doğa korumacı STK lar bu komisyonda yoktur.
Bu sene Doğa Koruma Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan, MAK yapısına 2 bilim insanı
ve 4 doğa korumacı STK temsilcisi kazandıracak kanun taslağını hazırlayanlar ülkemiz
doğasına büyük katkı yaptılar, taslak için teşekkür ederiz.
Taslağın bir an önce komisyonlardan geçerek uygulamaya girmesi hepimizin dileği.
30/6/2020
Yaban hayat için #YeniBirBaşlangıç.
WWF-TÜRKIYE
MERKEZ AV KOMISYONU
GÖRÜŞ METNI
HAZİRAN 2020
Gıda Tarım ve Orman Alanlarında Düzenlemeler İçeren Kanun Teklifi”nin
TBMM’den geçmesi ile Merkez Av Komisyonu’nda Doğa Koruma
Yaklaşımının Ağırlık Kazanması Bekleniyor:
Yaban Hayvanları Av Hedefi Değil; Toplumun Ortak Değeridir
Kara Avcılığı Kanununun 3. Maddesi ile kurulan Merkez Av Komisyonu her yıl toplanarak
ülkemizdeki avlanma usul ve esaslarıyla ilgili kararlar alan bir komisyon. TBMM’ne
sunulan “Gıda Tarım ve Orman Alanlarında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında
Kanun Teklifi”nin 15. Maddesi ile Merkez Av Komisyonunun yapısının değiştirilmesi
öngörülüyor.
Teklifin TBMM’de kabul edilmesi halinde, Komisyonun üye sayısı 21’den 25’e çıkarılacak.
Komisyonda bir yerine yaban hayatı ile ilgili ulusal düzeyde faaliyet gösteren 4 sivil
toplum kuruluşunun yanı sıra biri biyoloji, diğeri orman mühendisi olmak üzere 2 bilim
insanı yer almış olacak.
Bilindiği üzere Dünyamız üzerindeki canlı yaşamı ciddi sorunlarla karşı karşıya. Canlı
popülasyonları, son 50 yıl içinde ortalama %60 azaldı. Özellikle son 50-60 yılda yaban
hayatının yaşam ortamları önemli ölçüde geri dönüşü olmayacak şekilde tahrip edildi.
Örneğin ülkemizdeki sulak alanların yarıdan daha fazlası çeşitli nedenlerle kurudu, mera
alanlarının yarıdan daha fazlası tarım alanlarına veya yerleşim alanlarına dönüştürüldü,
orman alanlarımız tüm ormanlaştırma çalışmalarına rağmen azaldı.
Tüm bu gelişmeler yaban hayatının zarar görmesine, nüfuslarının azalmasına ve
nesillerinin tehlikeye düşmesine sebep oldu. Yaşama ortamlarının tahribi ve daralmanın
yanı sıra yasa dışı avcılık ve aşırı avlanma, doğaya bırakılan zehirli etler, yüksek gerilim
hatları vb. diğer problemler bu süreci yaban hayatı adına daha da zorlaştırdı. Türkiye’de
de doğal varlıklarımızı hızla kaybediyoruz. Dünya Doğayı Koruma Birliği’ne (IUCN) göre
ülkemizde küresel düzeyde tehlike altındaki tür sayısı son 10 yılda dört kat artarak 400’e
ulaştı. Soyu tehlike altında olan üveyik, elmabaş patka hala avlanabilirken, yaz ördeği, telli
turna, kadife ördek gibi kuş türlerini artık göremiyoruz.
Merkez av Komisyonunun mevcut yapısına bakıldığında 21 üyeden 10’unun avcı temsilcisi
olduğu görülmektedir. Kanun teklifinin geçmesi halinde halen avcıların yarısından az
sayıda kalacak STK temsilcilerinin sayısının birden dörde ve bilim insanlarının sayısının
birden ikiye çıkarılması olumlu bir gelişmedir. Böylelikle komisyonda yaban hayvanlarının av
hedefinden çok korunması gereken ulusal ortak değerlerimiz olduğu görüşünün ağırlık
kazanması bekleniyor. Yaban hayatının karşılaştığı zorluklara karşı Merkez Av
Komisyonu’nun etkinliğinin artması adına bu gelişmeyi son derece olumlu ve ülkemizin
yaban hayatının korunması için kıymetli buluyoruz. Umuyoruz ki, yarın görüşülmeye
başlanacak yasa teklifi sonucunda alınacak karar, ülkemizin yaban türleri için umut olur.
Merkez Av Komisyonu ile ilgili Notlar :
Halen yürürlükteki madde
Madde 3 - Merkezde, Bakanın veya Müsteşarın başkanlığında, Bakanlık ve Genel
Müdürlük merkez teşkilâtı ilgili birimlerinden üç, bir bitki koruma uzmanı ve bir veteriner
hekim olmak üzere Tarım ve Köyişleri Bakanlığından iki, Jandarma Genel Komutanlığı,
Orman Genel Müdürlüğü, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü ile orman fakülteleri ve
gönüllü kuruluşları temsilen birer, dokuz coğrafi bölge esas alınarak belirlenecek avcı
kuruluşlarından dokuz, özel avlak temsilcisi bir olmak üzere toplam yirmibir üyeden
teşekkül eden Merkez Av Komisyonu kurulur.
Teklif edilen madde
MADDE 15- 1/7/2003 tarihli ve 4915 sayılı Kara Avcılığı Kanununun 3 üncü maddesinin
birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Merkezde, Bakanın veya Bakan Yardımcısının başkanlığında, Genel Müdürlükten üç,
Bakanlığın diğer birimlerinden bir bitki uzmanı ve bir veteriner olmak üzere iki, Jandarma
Genel Komutanlığı, Orman Genel Müdürlüğü ve Spor Hizmetleri Genel Müdürlüğünden
birer, yükseköğretim kurulularının orman fakültelerinden bir, biyoloji bölümlerinden bir
olmak üzere iki bilim insanı, doğa koruma alanında faaliyet gösteren sivil toplum
kuruluşlarını temsilen dört, dokuz coğrafi bölge esas alınarak belirlenecek avcı
kuruluşlarından dokuz, özel avlak veya örnek avlak temsilcisi bir olmak üzere toplam
yirmibeş üyeden teşekkül eden Merkez Av Komisyonu kurulur. Merkez Av Komisyonunda
görev alacak sivil toplum kuruluşları, Bakanlığa başvuran sivil toplum kuruluşları
arasından, son beş yıl içerisinde yaptığı Türkiye'deki doğa korumanın araştırılması,
izlenmesi ve korunması çalışmaları ile kuruluşu adına Komisyon toplantılarına katılmak
üzere önerdiği kişinin doğa koruma konusundaki birikim ve tecrübesi değerlendirilerek
Bakanlıkça oluşturulan beş kişilik değerlendirme komisyonu tarafından seçilir.
Komisyonda görev alacak bilim insanları, Bakanlığa başvuran bilim insanları arasından
değerlendirme komisyonu tarafından seçilir.”
Merkez Av Komisyonun Karar Aldığı Konu başlıkları
Merkez Av Komisyonları, her yıl en geç mayıs ayı sonuna kadar toplanarak il ve ilçe av
komisyonlarınca alınan kararları da dikkate alarak av yılı süresince;
Korunacak av hayvanlarını,
Avlanmasına izin verilecek av hayvanlarının avlanma miktarlarını, avlanma sürelerini,
zamanını ve günlerini,
Yasaklanan avlanma araç ve gereçlerini,
Yasaklanan avlanma sahalarını,
Mücadele maksatlı (kişilerin kendilerini ve tarlalarını veya sürülerini korumak
amacıyla) avlanma esas ve usullerini belirler.