Bayramın ilk günü evde miskin miskin otururken Trakus’da Çoruh Vadisi Kuş Gözlem Festivali haberini okudum. Sonrasında Soner(sonerbekir)’i arayarak organizasyonun detaylarını öğrendim ve bir anlık kararla sonunu kestiremediğim doğu macerasının içinde buldum kendimi. 23.09.2009\'da yani çarşamba günü öğlen Erzurum’a gitmek üzere trene bindim. 24 saatlik yorucu bir yolculuğun ardından Erzurum garına ulaştım. Soner Bekir, Musa Han ve Tuğba Gözükara(mikrop) tarafından görkemli bir törenle karşılandım… :)
Yemek, su vs demeden bir anda arazide buldum kendimi. Ertesi gün onlarca insan gelecekti ve bizim misafirlere gösterecek şahane kuşlara ihtiyacımız vardı.
Soner Bekir gibi usta bir dost ile arazi her zaman dolu dolu geçerdi ki bunun böyle olduğu daha arazinin ilk 30 dk.sında tekrar kanıtlandı. Festivalin en merak edilen kuş türü sürmeli kızkuşuydu ve biz bu türü bulmuştuk…(ilk gören ben oldum ama alkışı Soner topladı)… :)
İsterseniz bu heyecan dolu anları kısa bir özet geçeyim sizlere;
Onur: şu kızkuşlarını tarayalım mı ne dersin?
Soner: tarayalım ama pek sanmıyorum erkenden geleceklerini
Onur: geçen hafta Soner Oruç (soner) gördü ya Batum’da belki gelmişlerdir buraya da
Soner: sen sola bak bende sağa bakayım o zaman
Tuba: ben nereye bakayım ya?
Soner: sen havaya bak
Tuba: havada şahin var
Onur: Sürmeeeeeliiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiii
Soner: nerde abi hani hani
Onur: işte solda soldaaa ordaaa
Soner: gördüm sağda da var galiba, evet sağda bayağı var
Onur: teleskop kuralım
Tuba: ben hala göremedim
Soner: 30 tane var bulduk bulduk…
Soner: 2 tanede kara kanatlı bataklık kırlangıcı var
Onur: Kerttim 2 türü bir arada yuppiii…:)
Böylece festivalin en değerli türlerini bulmuştuk bile sadece yarım saatte. Akşam olduğunda geriye sadece boz ayı bulmak kalmıştı. Uzundere ve çevresindeki yaylalara baktıysak da tilki dışında memeli bir canlıya rastlayamadık.
Gece geç saatlerde İstanbul’dan gelen Hürmüz(çitlenbik), Oğuz, Cemil (Çulluk) ve Mustafa (demokritos) ile buluştuk… Tam da o an da Ak Çaylak haberi ile ortam hareketlendi. Ali Atahan (asfur) tarafından onay gelince herkes rahat bir uykuya daldı…
25.09.2009 da yani Cuma günü Türkiye’nin dört bir yanından gelen katılımcılara Erzurum Ovası’nın güzellerini gösterdik kamp alanı yolunda binlerce yırtıcı bizlere eşlik etti bozkırların efendileri bozkır kartalları da yanımızdaydılar. Akşam yemeğinin ardından doğaseverlere güzel sunumlar yapıldı… Bazı anlarda evlenme programlarını aratmayan görüntülerde yaşanmadı değil. Gece sıcak sohbetlerle yerini, cumartesi günü sabahına bıraktı. Sabah erkenden kalkılarak minibüslerle Kılıçkaya da bulunan gözlem noktasına hareket edildi. Yolda sürekli üstümüzden geçiş yapan yırtıcılar misafirlere güzel anlar yaşattılar. Araçların çıkabildikleri son nokta 2295 rakım idi. Göçün izleneceği 2500\'e kadar zorlu bir yürüyüş bizleri bekliyordu. Tam yürüyüşe önderlik edecek şekilde yola koyulmuştum ki kırmızı gagalı dağ kargalarının akınına uğradık. Bu güzel türü de kertik listeme ekledikten sonra zirveye, bol molalı yürüyüşe başladım. Yukarıda binlerce şahin bulutlar halinde dönüyorlardı. İnsanlar ne tarafa bakacaklarını şaşırdılar. Yakıcı güneşe aldırış etmeden yaklaşık 8 saat göçü izledik. 13 bin civarı şahin, kızıl şahin, yılan kartalı, bozkır kartalı, küçük orman kartalı, atmacalar, doğanlar üstümüzden geçişlerini yaptılar. Saat 15:00 da Soner ayı yuvasını bilen birini bulduk, hadi gidelim deyince; bu günün şehidi olacağımı da anlamış oldum. Dağ yollarından zor şartlarda gerçekleştirdiğimiz yolculuğun ardından rehberimiz karşı tepeden bir ev göstererek, o noktanın arkasında ayı yuvası var dedi. Gözü korkanlar hemen bir minibüse atlayıp kamp alanına döndüler. Cesaretleri sağlam olanlarla yürüyüşe başladık. Henüz hava yeni yeni kararırken insanlar önlerini gördükleri için gayet neşeli şekilde yürüyorlardı…
Yolu yaralamıştık ki gruba dönüp ‘artık sessiz olmalıyız, tek sıra olun ve hiç konuşmayın, fener açmak yasak’ dedim. 2 dakika sonra hava kararmıştı. En önde rehber sonra Soner onun hemen arkasında da ben yürüyorduk. Soner’in ayaklarından başka hiçbir yere bakmıyordum. Zorlu bir tırmanışın ardından yaylanın en yüksek evinin bahçesine vardık. Ayı ini karşı yamaçtaydı ve aramızda sadece bir ufak dere vardı. Herkes sessizce yere oturdu. Soner bayağı güzel iş yapan bir fenerle çevreyi taramaya başladı bende ses duyabilmek için karşı yamaca biraz daha yaklaştım. Heyecanın arttığı dakikalarda sağ tarafımızdaki çalılıklardan bir ses geldi hemen feneri doğrulttuk ama sesin kaynağı bir çobanaldatandı. Çok uzaklardan bir tilki uluması dışında hiçbir memeli göremeden keyifli yolculuğumuzu sonlandırdık.
Yürüyüşte yorgun düşünler kamp alanında bizler için hazırlanmış olan Cağ Kebabını görünce hemen canlandılar. Güzel güzel yemekler yenildi, gitar eşliğinde şarkılar söylendi, semaverlerde çaylar demlendi ve soba başına kurulan dostlarla güzel sohbetler edildi. El altından bulduğumuz biralar içildi. Soner’in başından geçen bütün hikayeler anlattırıldı.
Bol rüyalı güzel bir uykunun ardından sabah kara bulutlarla kaplı gökyüzünün altında uyandık. Yöresel lezzetlerle bezenmiş güzel bir kahvaltının ardından araçlarımıza yöneldik. Günün programında Aşkale vardı. Ankara Beypazarı misali Aşkale’de de küçük bir çöplük vardı ve akbabalar bu alanı tercih ediyorlardı. Daha yola yeni çıkmıştık ki İstanbul’dan gelen değerli misafirlerimizden bazıları aramızdan ayrıldılar. Aşkale’ye vardığımızda 4 adet kara akbaba tarafından karşılandık. Alanda kara akbaba, akkuyruklu kartal, kara kanatlı bataklık kırlangıcı, angıt, düdükçünler ve Van gölü martıları vardı. Kısa bir gezinin ardından araçlara dönerken yerde ölü bir Kafkas Yılanı ile karşılaştık. Daha sonrasında aramızdan ayrılacak misafirlerle vedalaşarak seneye tekrar görüşme dileklerimizi tazeledik. Kamp alanına dönerek akşam yemeklerimizi yedik. Gecenin geç saatlerine kadar ayakta kalmayı başaranları çok ama çok güzel bir sürpriz bekliyordu. Soner’in sessiz çığlıkları hemen duyuldu; koşup gittiğimizde kamp alanına 100 metre mesafedeki bir kayanın üzerinde 3 tilki ve 1 kaya sansarı sanki akrabaymışçasına yan yana oturuyordu. Olayın şaşkınlığı ile nereye bakacağımızı şaşırmıştık bir yandan fotoğraf çekmeye çalışıyor bir yandan da kaya sansarının sevimli hareketlerini izliyorduk. Bu eşine az rastlanır olayın ardından herkes çadırlarına yöneldi.
Ertesi gün festival resmi olarak bittiyse de ev sahiplerimiz Musa Han, Egemen Çakır ve Mikail Topdaş (mikepasha); bizlere Erzurum çevresindeki doğal güzellikleri gezdirdiler. Pazartesi akşamı herkesi uğurladıktan sonra yolda bir adet kurt görünce hemen Soner’i aradıysam da kendisi pek inanmadı.
Bakalım Kars’ta fotoğrafladığım 3 tane kurda ne diyecek…:)
Bana göre beklentimin çok çok üzerinde bir arazi oldu. Keyifli arkadaşlıklar kuruldu. Temiz bir organizasyon gerçekleştirildi. Bu festivale destek sunan başta Doğu Anadolu Turizm Geliştirme Projesi Yöneticileri; Egemen Çakır ve Musa Han olmak üzere alana 2 yılını veren Soner Bekir\'e Erzurum Turizm Elçileri Derneği Başkanı Mikail Topdaş’a sonsuz teşekkürler. Gözlemler sırasında yaralı bulunan kızıl şahine elinden geldiğince müdahale eden Veteriner Hekim Mümin Gökhan Şenocak’a, bizleri en iyi şekilde ağırlayan Uzundereli ağabeylerime ablalarıma çok çok teşekkür ederim. 70-72 tür kuş, 5 tür memeli gözlemlendi.
Gözlemlenen Kuş Türleri;
Angıt
Kerkenez
Küçük Kerkenez
Kızıl Şahin
Şahin
Arı Şahini
Sığırcık
Üveyik
Kumru
Küçük Kumru
Saz Delicesi
Bozkır Delicesi
Çayır Delicesi
Arıkuşu
Yeşil Arıkuşu
Kuyrukkakan
Delice Doğan
Leylek
Kara Leylek
Bozkır Kartalı
Yılan Kartalı
Küçük Orman Kartalı
Akkuyruklu Kartal
Küçük Kartal
Gökkuzgun
Sürmeli Kızkuşu
Kızkuşu
Döğüşkenkuş
Van Gölü Martısı
Ketenkuşu
Kara Çaylak
Kırmızı Gagalı Dağ Kargası
Leş Kargası
Ekin Kargası
Küçük Karga
Alakarga
Kuzgun
Saksağan
Sakallı Akbaba
Kara Akbaba
Kızıl Akbaba
Atmaca
Serçe
Ağaç Serçesi
Küçük Ak Balıkçıl
Büyük Ak Balıkçıl
Gece Balıkçılı
Erguvani Balıkçıl
Gri Balıkçıl
Sığır Balıkçılı
Kara Kanatlı Bataklık Kırlangıcı
Kırlangıç
Kum Kırlangıcı
Ak Kuyruksallayan
Sarı Kuyruksallayan
Orman Düdükçünü
Yeşil Düdükçün
Sakarmeke
Çayır Taşkuşu
Kızıl Sırtlı Örümcekkuşu
Derekuşu
Mavi Baştankara
Büyük Baştankara
İspinoz
Su Çulluğu
Gök Doğan
Kızılgerdan
Kınalı Keklik
Anadolu Sıvacısı
Çobanaldatan
Kaya Güvercini
Bunlar benim kayıtlarımda yer alan türler. Eksiklik var ise affola…
Memeliler;
7 adet Tilki
1 adet Kurt
1 adet Yabani Tavşan
1 adet Kaya Sansarı
1 adet Kirpi
Yazı ve Fotoğraflar : Onur KESKİN (PYTHON)