21 Eylül 2009 tarihinde öğleden sonra selden sonra ilk kez Büyükçekmece\'ye gittim. Fikret Abi\' (eke1) nin ortaya çıkardığı ekolojik felaketin bir de diğer tarafını görme şansım oldu.
Gölün durumunu şu şekilde özetleyim, kuzeyde en azından göl kadar bir alan sular altında. Sanki biri gölden bir kopya daha çıkarmış onu da hemen üstüne ekleyivermiş. Taşocağı\'ndan kuzeye bakınca uçsuz bucaksız bir göl olduğu görülüyor. Aşağıdaki fotografta ise Bahşayış yolunun tamamen sular altında kaldığını görebilirsiniz, Bahşayış Köyüne ulaşım sedde üzerinden yapılıyor. En yağışlı kışta bile gölü bu kadar yüksek görmemiştim.
Kuşlar açısından bakarsak... Kuşların kullandığı kıyı bölgelerinin hepsi tamamen sular altında. Gölde kuşların fazla besleneceği bir yer yok gibi. Diğer taraftan gölün kuzeyindeki su basmış tarlalar belki başka kuşların işine yarayabilir.
Mimar Sinan\'da ise onlarca insan balık avındaydı... Bu arada hayatımda hiç görmediğim kadar yoğun bir martı ve sumru yoğunluğu yaşanıyordu. Sanırım balıkların başına gelen felaket martı ve diğer balık yiyen kuşlara yaradı. Hayatımda hiç o kadar karabaş martı ve küçük martıyı bir arada görmemiştim Mimar Sinan\'da...
Selamlar,
Yazı ve Fotoğraflar: Kerem Ali Boyla (kerem)
Haber: https://yesilgazete.org/234-hak-orgutunden-ortak-aciklama-yaban-hayvanlarini-oldurme-izni-geri-alinsin/?fbclid=IwAR0n5zLrXIXXdUWUASK8p0oojfCaIOHvW_fmTze-kmn9j9ydthTSYCoHFEU