Gün doğmadan önce tekrar geçen haftaki gibi Bafa Gölüne geldim, amacım biraz ördekleri görüntülemekti ama yaklaşabilmek mümkün olmadı. Açık alanların çok olması ve tek güzergah üzerinden gidince maalesef kuşlara görüntü veriyorsunuz. Bu durumda geceden bildiğiniz noktalarda kamuflaj çadıra girmek daha mantıklı gözükmektedir.
Yöre balıkçılarıyla sohbetlerimde bir çoğu Kasım ayında inanılmaz türleri göreceğimiz yönündeydi. Yağmurlarla birlikte bataklık olmayan alanlarda tekrar tekrar şansımızı deneyeceğiz artık. Gölün etrafı çok fazla derecede kirletilmiş olduğunu ve temizlemek için hiç bir kimsenin gayretinin olmadığını görüyorum. Fişekler bile avcılığın yasak olduğu yerlerde dahi düzinelerce sayabilirsiniz. Ayrıca balıkçılık yapanların ağlarındaki balığı almaya çalışan sakarmeke\'lerin boğulduğunu dile getirmekteler. Hergün yüzlerce sakarmeke ve karabataklar bu sebeble ölmekteler. Karabatakların gölü kuruttuğundan , balık bırakmadıklarından sürekli düşmanca tavırlarına da şahit oluyorum. Ekolojik dengeyi bozan kendileri ama bunu onlara uslubuyla anlatabilecek kurum ve kuruluşlara çok ihtiyaç var burada. Besiciliğin getirdiği idrar ve gübre kokuları artık genzinizi bile yakacak seviyelerde. Bunun göle zarar vermediğini hiç kimse söyleyemez herhalde. Bafa Gölü gerçekten ölmek üzere, balık ölürse doğal yaşamda yokolur. Orman korucularının göz yumduğu olayların başında avcılığa karşı köylülere müsamaha göstermek, tarlalarındaki ürünlere zarar verdiği için tavşan katliamlarına bile göz yummak gibi olaylara cezai değilde, her yapılan olaylardan sonra \'\'bu kadar da yapmasaydınız keşke\'\' şeklinde olmaktadır. Bu göle 20 sefer gelmişsem ve gün boyu buralarda dolaşıyorsam; daha bir kere ne jandarma ne de korucularla karşılaştım. Avcı olsam kimse görmeyecekti anlayacağınız. Yok olmadan Bafa\'yı mutlaka görmelisiniz. Sevgiyle kalın.
Gözlem süresi; 8 saat