Aslında 23 Nisan\'da evde oturmayı planlıyorduk ama hazır Cavit abim bize Sakallı yuvasını göstermişken kendi başımıza gidip bakalım dedik, 7:30\'da evden çıktık, 8:30\'da Sakallı yuvalarından birine vardık; ama burada Sakallı yerine ötücülere yoğunlaştık. Daha alana girmeden güzel bir erkek Kaya Çintesi poz verdi, sonra ilerledikçe her yer kuş sesi duydu. Şunu anladım ki binbir tür kuşun sesini duyup da tek bir tane bile görememek çok sinir bozucu :P Her yerden baştankara, bülbül, iskete, ispinoz sesleri geliyordu. Bir yandan bu kuşları bulmaya bir taraftan da akbaba gelirse diye gözümü havada tutmaya çalışıyordum.
Bir süre sonra diğer Sakallı yuvasına, daha doğrusu \"asıl\" yerine geçtik ve yaklaşık bir saat bekledik; ne var ki konu Sakallı bile olsa 1 saat boyunca Turkcell\'in çekim alanı dışında olan %1\'lik bölgede beklemek aşırı sıkıcıydı :D
Sonra şehre inip otele eşyaları yerleştirip Soğuksu\'da yürüyüş yaptık. Yine kuşların sesi var ama kendi yok. En tatlı kertiğim ise ailemle salıncakta sallanırken kerttiğim Kaya Kırlangıçlarıydı. Yuva yapma telaşındaki Ev Kırlangıçları da çok güzellerdi.
Sonraki sabah da bir yürüyüş yaptıktan sonra eve döndük. Sakallıyı göremedik ama yine de harika bir gözlemdi :D
Gözlem süresi; 1 gün