Doğu Akdeniz'de kuşçu fırtınası'nın son iki günü, gezinin adına yakışır biçimde bol fırtınalı ve yağmurlu geçti. İlk iki güne nazaran daha az tür görmüş olsakta nadir türleri görmeyi onca zorluğa rağmen gene başardık. Ziyaret ettiğimiz alanlar arasında Göksu deltası ve vadisi, Cennet-cehennem mağaraları ve Mersin limanı vardı. Göksu nehrinin ağzında gördüğümüz Sümsük, Paradeniz açıklarındaki Ada martısı ile Mersin limanındaki Korsanmartı ve Büyük karabaş martılar geziye damgasını vuran türlerden bazılarıydı. Alaca baykuşların izinde giderken karşılaştığımız bir Oklu kirpi bütün grupta büyük bir heyecana vesile oldu. Arazi boyunca birçok zorlu parkura girdik ancak hiçbiri en son gün sağanak yağmur altında Mersin limanı'nın büyük dalgakıranı üzerindeki taşlarda yürümeye benzemiyordu. Dalgakıranın ucuna ilk yürümeye başladığımızda yağmur hafif atıştırıyordu. "Korsanmartı göreceğiz"in verdiği heyecanda olunca koca kayaların üstünde dizlerimiz titreye titreye, neredeyse her adımımızı 2-3 dakika hesaplayarak atıyorduk. Hafif yağmur taşları ıslattığından dolayı kayıp taşlara çarpmaktan endişelendik. Kazasız belasız dalgakıranın en ucuna kadar yürüdük. Hedefimiz olan korsanmartı'yı önce uzakta otururken gördük. Sonra kendisi bizim katlandığımız zahmeti görmüş olacak ki üşenmeyip bize doğru uçtu ve bize yakın mesafede sumrulara ve martılara saldırdı. Açıkcası o an, yürümüş olduğumuza değdiğine kanaat getirmiştim. Lakin bu düşüncemi takriben ileride beliren koyu bulutlar ağır bir sağanağın başlayacağını haber verir gibiydi. Birkaç dakika geçmeden bu sağanak başladı. Rüzgarla beraber yağdığından dalgakıranın ucundaki fener bizi bir nebze olsun koruyordu. Ancak bir süre sonra uçak saatini de göz önünde bulundurup dönmemiz gerekti. Fırtınanın dinmeyeceğini anlayınca gözümüze büyüyen o yarım saat mesafelik dalgakıran kayalıkları üzerinde başladık tekrar yürümeye...Yürümek ne kelime gelirken ayakta durmakta zorlandığımız kayalıklarda şimdi resmen koşar adım ilerliyorduk. İnsan zora çabuk alışıyor:) Ancak sağanak o kadar kuvvetliydi, rüzgar o kadar sertti ki elbiselerimiz baştan aşağı katman katman suyu geçiriyordu. Gördüğümüz kuşlar kadar kazandığımız arazi tecrübeleri ile de kafamızda yer eden bir gezi oldu:) Tekrar buralarda arazi yapmayı iple çekiyorum.
Cansu'nun girdiği gözlemin formatını bozmamak için, fotoğraflardaki türler soldan sağa olacak şekilde
1-Kara gagalı Sumru, Flamingo, Büyük Orman Kartalı
2-Korsanmartı, Alaca Baykuş, Hazar Sumrusu
3-Büyük Karabaş Martı, Van Gölü Martısı, Ak kumkuşu...
Büyük fotoğraf: Göksu deltası'nda Kuğular...
İlk iki günde görülenlerin kayıtları ve fotoğrafları için:
http://www.trakus.org/kods_bird/uye/?fsx=gozlem&islem=oku&detay=2870 (linki kopyala yapıştır yapmadan hemen ulaşmak için şu anki sayfanızdaki linkin sonundaki 2873'ün son rakamı olan 3'ü 0 yapın;)
Gözlem süresi; 2 gün