Cumartesi gecesi saat 1.20\'de uçağa bindim. gece 03:00\'da adana\'ya indim. araba ile mersin-silifke\'ye sabah 06\'da vardım. Saat 7\'de Mustafa bey (demokritos) Veysel bey (karaani), Levent bey (Levent Göksoy) , Oğuz bey (oğuz44) ve Demet hn ile buluştuk. Cumartesi günü Göksu ve çevresinde geçti. Boz ve orman çıvgını Cennet/cehennem mağarasının oradan, Alaca, karaboğazlı, yılan kartalı ve gökardıç ise kayadibi vadisinden.(yanlış hatırlamıyorsam) O vadideki yürüyüşümüz harikaydı. Dik yamaşlar ve pırıl pırıl akan su. Güneş battıktan sonra Alaca baykuşu beklerken gelen yılan kartalı bizi epey heyecanlandırdı. (Tavşancıl sanılmıştı) Uzun kuyruğu ve kanat altı beyaz kontrastı bizi yanıltdı. Geçen kasım ayı başındada göksu\'ya gitmiştim. kertik sayısı bakımından fena geçmemişti ama muhabbet ve yeme-içme faslı eksik kalmıştı. Bu kez tam oldu. Yol kenarı çilekler harikaydı. İstanbul\'dakilere hiç benzemiyordu. Akşam yenen yemekteki kaya üzerinde yetişen bir ot benzerinin turşusu gerçekten ilginçti. Ekipte tanımcı arkadaşlar olunca kuşları mesela alaca kuyrukkakanı nasıl çekmeniz gerektiğini öğreniyorsunuz. uçarının çekilmesi çok gerekliymiş. Ayrıca bir türü çektiğinizi sanırken çekemediğimizi anlayınca tekrar çekme imkanınız oluyor. Dolayısıyla tanımcı arkadaşlar başımızdan eksik olmasınlar. Vadide kara boğazlı ötleğeni çekerken kuşun hareketine göre 7 kişinin birden sağa veya sola kayması insanda biz mi eğleniyoruz kuş mu bizimle eğleniyor sorusunu akla getirmedi değil. Göksu\'da Sacit bey ve Muammer bey ile karşılaştım. Benim açımdan çok güzel arazi oldu. Bol kertikli geçti. Mustafa Erturhan başta olmak üzere ekibe çok teşekkür ederim.

Gözlem süresi; 9 saat